Ana Sayfa Blog Sayfa 718

Talat Bulut: 200 Bin Almışım Çok Mu?

Son olarak ‘Yasak Elma’ dizisinde rol alan Talat Bulut, Nişantaşı’nda objektiflere yansıdı. Bölüm başı aldığı ücret hakkında açıklama yapan Talat Bulut “200 bin almışım çok mu?” sözleriyle gündeme damgasını vurdu. İşte Talat Bulut’un o açıklaması;

Talat Bulut’tan Tepki Geldi

Uzun süredir ekranlardan uzak olan Talat Bulut, önceki gün alışveriş turuna çıktığı Nişantaşı’nda objektiflere yansıdı. Ünlü isim, Türkiye’de sürekli oyuncuların kazandığı bölüm başı ücretlerin gündeme getirilmesine tepki gösterdi.

Talat Bulut: Şu Cahillikten Vazgeçin

Talat Bulut: 200 Bin Almışım Çok Mu?

Muhabirlerin sorularını yanıtlayan Bulut, konuyla ilgili; “Bugüne kadar ne fiyat verdiler ki? Hiç haddi olmayan insanlar “Bir oyuncu bu kadar alıyormuş” diyorlar. Sana ne abi ya. Sen oturduğun yerden program yapıyorsun ve bunu tartışmaya açıyorsun. Sen mi ölçeceksin o insanların fiyatını?” dedi.

Oyuncu, sözlerine; “Şöyle düşünün: Türkiye’de iyi bir aktörün muadili Amerika’da bölüm başına bir buçuk milyon dolar alıyor. Sen burada 100 bin- 200 bin TL almışsın çok mu? Neye göre sen karar veriyorsun? Aktörlükten anlamazsan, oyuncunun değerinden anlamazsın. Sen ancak o insanlara çamur atarsın” diye devam etti.

Yeşilçam İtirafı

Türkiye koşullarında iyi bir aktörün emeğinin karşılığını istemesi gerektiğini anlatan Talat Bulut, Yeşilçam döneminde birçok işten para almadan oynadığını da itiraf etti.

“Türkiye koşullarında iyi bir aktörün emeğinin karşılığı neyse onu isteyeceksin” diyen usta oyuncu, Yeşilçam döneminde para kazanamadığını ve şimdiki oyuncuların çok şanslı olduğunu savundu.

“Hiç Para Alamadığımız Olmadı”

“Yeşilçam döneminde bir sürü fedakarlık yaptım ben” diyen Bulut, “Mesela hiç paramızı alamadığımız da oldu. Yeşilçam’da kolektif çalışmanın karşılığı başka bir boyuttaydı. Fedakarlıklarınız çok farklıydı, çalışma koşulları, set ortamı. Karavan yok, o yok bu yok. O dönemle şimdiki dönem kıyaslaması yapmak gerekmiyor bile. Koşullar arasında çok fark var. Şimdiki oyuncular daha şanslı” dedi.

Ünlü isim, sözlerine; “Keşke ben 30 yaşlarımdayken bu özel kanallar açılsaydı. Biz de ona göre davransaydık. Maddi anlamda daha çok kazanırdım. Adam yurt dışında Oscar alıyor. İki milyon dolar fiyatı artıyor. Bizde de ödül aldığında ‘Abi o ödül aldı burnu kalkmıştır’ diyorlar” şeklinde devam etti.

Talat Bulut Kimdir?

Serdar Ortaç’tan Vasiyet Açıklaması

Ünlü şarkıcı Serdar Ortaç, Sevgililer Günü’ne özel önceki akşam Kıbrıs’ta sahne aldı. Basın mensupları ile bir araya gelen Ortaç, kendisine yöneltilen sorulara içtenlikle cevap verdi. Serdar Ortaç’tan vasiyet açıklaması geldi. İşte o açıklamalar;

Serdar Ortaç: “Bütün Borçlarımı Ödedim, Hayata Yeniden Başlıyorum”…

Sahne öncesi basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Serdar Ortaç; “2022’ye çok güzel başladım, bütün borçlarımı ödedim. Hayata yeniden başlıyor gibiyim. Borç yiğidin kamçısı derlermiş, büyük kamçı aldım ama hepsi bitti. Şükürler olsun Allah’a, şimdi tertemiz pamuk gibi sahneye çıkacağım” dedi.

Serdar Ortaç’tan Kürtaj Eleştirilerine Yanıt

“Biraz Boş Konuştum”

Geçtiğimiz günlerde yaptığı “kürtaj” çıkışıyla bir süre gündemi meşgul eden Ortaç’a basın mensupları gelen tepkileri sordu. Şarkıcı, ‘Tabi o konuda biraz boş konuştum insanların tepki vermesi normal’ dedi.

En son Seçil Gür ile aşk yaşayan Serdar Ortaç’a “Aşka açık mısınız? sorusu yöneltildi. Ortaç, ‘Umurumda değil artık aşk konuları… Çalışalım, ömrümüzü tamamlayalım, insanları eğlendirelim, öldükten sonra dinleyecek şarkılar bırakalım. Yeter benim için” şeklinde konuştu.

Serdar Ortaç kimdir?

Serdar Ortaç’tan Vasiyet Açıklaması

Son günlerde artan miras kavgaları hatırlatılınca Ortaç vasiyetini açıkladı: “Ben vasiyetimi daha yazmadım ama buradan söylüyorum kayıtlara geçmesi adına avukatlara da sözlü olarak da ilettim. 40 milyon TL değerinde bir evim var. Ben vefat ettikten sonra kardeşlerim, bütün çalışanlarım ve orkestrama evin satışından hisse dağıtılmasını istiyorum. Bir bölümünü Mehmetçik Vakfına, şehitlere dağıtılmasını istiyorum.”

Eser Yenenler ve Berfu Yenenler’den Sevgililer Gününe Özel Açıklamalar

Eser Yenenler ve Berfu Yenenler’den sevgililer gününe özel açıklamalar geldi. İşte ünlü çiftin o açıklamaları;

Pazartesi ‘Sevgililer Günü’. O gün size ne ifade ediyor?

Eser Yenenler: Bizim için her şeyin başladığı gün. O gün evlenme teklif ettim…

Berfu Yenenler: Aynı zamanda senin doğuşun, dünyanın aydınlanışı o gün.

Eser Yenenler: Teşekkürler ama ben doğunca dünya nasıl aydınlandı acaba?

Berfu Yenenler: Kocam, ben seni buldum bu sayede.

Eser Yenenler: Ha, senin dünyan aydınlandı (gülüyor). Benim doğum günümle de birlikte 14 Şubat bizim için coşkuyla kutlanan, iliklerimize kadar yaşadığımız bir gün…

Berfu, 14 Şubat’ta tek bir hediye mi yoksa iki hediye mi alıyorsun?

Berfu Yenenler: Tek. Bizim aramızda hediyesel bir sorun var. Ne alsam beğenmiyor.

Neden öyle?

Berfu Yenenler: İkinci ayımızdı. O uyurken evi kalpli balonlarla donattım. Her yere notlar ve bir sürü aşk şiirleri yazıp yapıştırdım. Sonra Eser’i uyandırdım. Baktım reaksiyon yok; ben de buna saat, cüzdan gibi düz hediyeler almak lazım dedim. Artık öyle…

Eser Yenenler: Beni uyandırdı, uykum yarıda kesildi. Bilincim uyuyordu hâlâ o sıra. Rüya mı gerçek mi anlayamadım bile. Evde gezindim. Kalpler, şiirler… Baktım. Sonra yeniden uyudum. Ne yapayım? Bu yüzden sıkıntı yaratıyor. Bence bu olayı, daha sonra hediye almamalarına sığındığın bir bahane olarak gösteriyor olabilirsin.

Berfu Yenenler: Sanmıyorum, ne yapsaydım. Sen sürprizime tepki vermeyince ben de maddesel hediyeler almaya başladım. Mesela en son ayak masaj aleti aldım.

Eser Yenenler: Ben en son bir şiir yazdım. İstanbul’da bir hattat bulup, o şiiri yazıp çerçevelettim.

Berfu Yenenler: Evet, bu güzel hediyeydi. Bir de dörtlü portremizi yaptırmıştı. Ama bize hiç benzemiyordu. Ben Mona Lisa’ya falan benziyordum (gülüyor).

Bu sene ne aldınız?

Berfu Yenenler: Eser masaj seviyor; ona bir SPA günü aldım.

Eser Yenenler: İyi ki bir uyuyakaldım!

Berfu Yenenler: Sen ne yaptın en son benim için?

Eser Yenenler: İlk karşılaştığımız gösterinin biletini bulup, çerçeveletip verdim. Daha romantik ne yapabilirim?

Berfu Yenenler: Ama sen bunları bana verirken önüme lahmacun gibi koyuyorsun, “Al” diyor, fırlatıp gidiyorsun.

Eser Yenenler: Dans ederek mi vereceğim… Hediye konusunda iyiyim bence Berfu, bunu okuyan herkes anladı.

Berfu Yenenler: Ben senin adını dövme yaptırdım ya geçen Sevgililer Günü’nde… Yani bence ben kazandım!

Aşkınız neye benziyor?

Berfu Yenenler: İlişkimizi nehre benzetiyorum. Çok akışkan, içinde her şeyi barındıran; balıklar, yosunlar, taşlar…

Eser Yenenler: Ben de o nehirdeki kanoya… Elimizde küreklerle o nehirde çok güzel mücadele ediyoruz. Aşkımız biraz da bu mücadele sanki.

Birbirinizden ne öğrendiniz?

Eser Yenenler: Çok şey. Hızlı, doğru karar vermem, baba olma yolcuğuma destek olmak da dahil birçok şeyi ondan öğreniyorum.

Berfu Yenenler: Ben de insan ilişkilerinde duygu hâkimiyetini ondan öğrendim.

Biraz açsak…

Berfu Yenenler: Eser nazik, yakın, alttan alan biri. Ben daha düzüm. O daha yufka yürekli, ben de onunla yufka oluyorum.

Eser Yenenler: İnsan sosyal bir varlık ya, ilk tanıştığım Berfu’nun sosyal bir yanı yoktu.

‘Yaban’ mıydı?

Berfu Yenenler: Evet, büyük yabandım.

Eser Yenenler: Yaşam stilimiz başkaydı. Birbirimize yaklaştık.

Birbirinizde neyi değiştirirsiniz?

Berfu Yenenler: Eser çok alttan alıyor, çok hakkı yeniyor. Bunu değiştirmek isterdim.

Eser Yenenler: Ama aslında alttan aldığın bir durum sana sonrasında çok güzel bir şekilde dönebiliyor. Bu tecrübeyle sabit. Buna Berfu da ikna olmaya başlıyor aslında.

ESER: BEN DOZUNDA KISKANIRIM – BERFU: BEN TUTARLI BİR KISKANCIM

Birbirinizi anlatmak için üç kelime seçecek olsanız… Ne olurdu?

Berfu Yenenler: Durağan, bilge ve zeki…

“Eser adeta bir Buda” diyorsun yani…

Berfu Yenenler: Keşiş misin acaba aşkım?

Eser Yenenler: Tabii (gülüyor). Berfu zeki, fevri, hisli.

Romantik misiniz realist mi?

Berfu Yenenler: Bayık romantik değiliz ama duygusal bir çiftiz. Dokunsal, birlikte hareket etmeyi seven. Ama muah muah, çok öpüşmeli falan da değiliz. O ayarımız bayağı iyi.

Kıskanç mısınız?

Eser Yenenler: Ben tadında, dozunda kıskanırım.

Berfu Yenenler: Ben en başından beri tutarlı bir kıskancım. Telefon karıştırma, sosyal medya gibi şeyleri de kıskanmam. Anlık olaylardan, birinin Eser’e fazla ilgisinden veya gereksiz temasından, kısaca fazla olan şeylerden kıskanıyorum. O gibi durumlarda bunu yapanlara mesafe koyuyoruz. O arkadaş grubuyla konuşmamak gibi, kulağına Haber uçurma gibi…

Eser Yenenler: Öyle arkadaşlıklarımız mı bitti yani.

Berfu Yenenler: E, bitti!

EVİN KRALI BERFU!

Evde kimin sözü geçer?

Eser Yenenler: Berfu’nun…

Mutfağa kim girer?

Berfu Yenenler: Pandemide mutfakla ilgili hevesimizi çok aldık. Çok tatlı bir ablamız var, o yapıyor.

Sanat dünyası dedikodusu yapar mısınız?

Berfu Yenenler: Uff… Çok yaparız.

Eser Yenenler: Mesela bir story görüyoruz, birbirimize atıyoruz, haydaaa. Sonra mevzunun altından gir, üstünden çık.

Berfu Yenenler: Eser tuvaletteyse bile bir dedikodu story’si varsa kaçırmasın diye gönderirim.

Birbirinize taktığınız lakaplar var mı?

Berfu Yenenler: Ben ‘tombik’ diyorum. Ellerine de ‘pide’ derim.

Eser Yenenler: Ben de ona ‘king’ diyorum. ‘PUBG’ oynarken de takma adı ‘King Berfu’ydu. Onun evdeki otoriter tavrı da buna çok uygun. Evin kralı o!

EVLİLİK DE ÇOCUK DA AŞKI ÖLDÜRMÜYOR

Altı yıldır birliktesiniz, üç yıldır evlisiniz. Evlilik aşkı öldürüyor mu?

Berfu Yenenler: Hayır, evlilik de çocuk da aşkı öldürmüyor.

Eser Yenenler: İlişkimiz hep dinamikti; evlendik, çocuklar oldu. Âşık olmak da birbirimize ayırdığımız vakit de çok güzel…

Berfu Yenenler: Eser’leyken çocukları, çocuklarlayken Eser’i özlüyorum. Öyle bir denge olduğu için birbirimizi tükettiğimiz bir vaktimiz olmadı. İlişkimizin çeşitli halleri var. Bazen arkadaş gibi oluyoruz ve arkadaşlık ihtiyaçlarımızı karşılıyoruz ya da birlikte çalışıyoruz, iş arkadaşı oluyoruz; bazen iki âşık, bazen anne-baba oluyoruz.

Üç senede iki çocuk yapmışsınız. Her seneye bir çocuk… Devam eder misiniz?

Berfu Yenenler: Bu sene değil ama istiyorum bir çocuk daha.

Hayatınızı nasıl etkiledi çocuklar?

Eser Yenenler: Bilmediğimiz bir deneyim. Her gün diğerinden farklı geçiyor. Beni kimse uyandıramazdı. Şimdi çocuklar yatakta zıplayarak uyandırıyor. Bütün kurallar bozuluyor. Her sabah onların öğrendikleri yeni bir cümleyi duyarak uyanıyorsun.

HİÇ AYRI İKİ İNSAN GİBİ HİSSETMEDİK, HEP TEK GİBİYDİK

İlişkiniz Eser’e Instagram’dan attığın bir DM (direkt mesaj) ile başlıyor. Eser fan’ı mıydın?

Berfu Yenenler: Yok ya, Eser’i takip bile etmiyordum Instagram’dan. O gün üniversiteden bir arkadaşımla birlikteydim. “Ne zaman evleneceğiz, kaç yaşında evleniriz, nasıl biri olur” falan derken arkadaşım “Sen Eser Yenenler’i tarif ediyorsun. Hadi DM at” dedi.” Direkt “Heyyy” yazdım. Görüldü ibaresi geldi ama cevap bir türlü gelmedi. İki gün sonra “Neyyy” diye cevap verdi. Ortak bir arkadaşımız da çıktı. O güvenle WhatsApp’a geçip sohbet ettik. Ve dokuz ay hiç görüşmeden sadece konuştuk, dertleştik.

Aynı şehirde dokuz ay görüşmemek… İnsan inanmakta zorlanıyor…

Berfu Yenenler: Buna ben de inanamıyorum.

Neydi derdiniz?

Eser Yenenler: O dönem Magazin çok üzerimdeydi. Biraz inzivadaydım. Tek kişilik oyunumu yazıyordum. Bir de sohbet çok güzel gidiyordu, bozmak istemedik.

Peki, sonra nasıl karşılaştınız?

Berfu Yenenler: Ben Eser’in oyununa gittim.

Eser Yenenler: Garanti bir yerdi. Çünkü mesajlaşırsın ama elektrik tutmayabilir, değil mi? Eğer öyle hissederse benimle tanışmadan oyunu izleyip gidebilirdi de… Ama kuliste buluştuk.

Ne hissettiniz?

Eser Yenenler: Sarıldık birbirimize. Hemen elektriğimiz tuttu.

Berfu Yenenler: Sanki lisede sevgiliymişiz, ara verip yeniden karşılaşmışız gibiydik. Çok tanıdıktı.

Sonra ne oldu?

Berfu Yenenler: O gece sabah 5’e kadar kahve içip sohbet ettik. Güneş doğmuştu, ayrıldık. Ertesi gün tabii Eser uyanmamıştı, “Uyan” diye mesaj attım. Sonra yanına gittim ve bir daha ayrılmadık.

Evlenme teklifi nerede geldi?

Eser Yenenler: Finlandiya’ya gittik. Kuzey ışıklarını görüp romantik bir kare canlandıracaktık ama kuzey ışıkları bekle, bekle bir türlü çıkmadı. Yeni bir yüzük alıp tekrar giderek o teklifi her an yenileyebiliriz.

İnsan evlenip hayatını geçireceği kişiyi nasıl anlar?

Eser Yenenler: Her şey olması gerektiği gibi gidiyordu. Vereceğimiz kararlar büyük gelmiyordu. Hep mutluyduk ve mutlu olacaktık diye düşündük.

Berfu Yenenler: Biz birbirimizi çok seviyoruz. Hem Eser’i hem de Eser’le olmayı çok seviyorum. Onun yanındayken olduğum kendimi de çok seviyorum. Hiç ayrı iki insan gibi hissetmedik, hep tek gibiydik.

Eser Yenenler Kimdir?

Berfu Yıldız Kimdir?

Kaynak: Hürriyet

Demet Özdemir ve Şükrü Özyıldız’dan Samimi Açıklamalar

İlk kez ‘Aşk Taktikleri’ filmi için bir araya gelen Demet Özdemir ve Şükrü Özyıldız’dan samimi açıklamalar geldi. Röportaj veren ikili aşkta taktiğe yer olmadığına değindi. İşte o röportaj;

‘Aşk Taktikleri’ birlikte ilk işiniz…

Demet Özdemir: Evet, daha önce tanışmıyorduk, bu filmle tanıştık…

Yıllardır aynı sektörde ve hatta ajansta olmanıza rağmen hiç karşılaşmamış mıydınız?

Şükrü Özyıldız: Aslında tanışmak istiyordum ama olamadı bir türlü.

Demet Özdemir: Aynen… Hatta Şükrü’nün rol aldığı ‘Alice’i izlemeye falan da gittim ama kısmet olmadı.

İlk karşılaşmanızı hatırlıyor musunuz?

Şükrü Özyıldız: Hatırlamaz mıyım? ‘O3 Medya’daydım. İmzalar atılmış, senaryo onaylanmıştı. Çok heyecanlıydım. Ama Demet’in yanında kendimi çok rahat hissettim.

Demet Özdemir: Ben de öyle. Şükrü’nün inanılmaz, saf bir enerjisi var, o hemen bana geçti. Onun sakinliği çok hoşuma gitti. Ben biraz daha ahtapot gibiyim. Enerjik, hemen sarılan falan. Zaten Şükrü’yü de görür görmez hemen “N’aber” diye sarıldım. Ve bu sohbet kır pidecisine uzandı.

Nasıl yani?

Demet Özdemir: Öğle saatleriydi, Şükrü fiziğine önem verdiği için çantasından kapların içinde haşlanmış tavuk falan çıkardı. Ben masadaki kuru pastaları yiyorum. Sonra baktım öyle olmayacak, “Şükrü seninle iyi anlaşacağız, bir kır pidesine var mısın” dedim.

Yedi mi?

Demet Özdemir: Tabii yedi, aksi mümkün mü (gülüyor)?

Birbirinizi nasıl anlatırsınız?

Şükrü Özyıldız: Demet çok eğlenceli, çok gerçek, çok samimi… İnanılmaz çalışkan ve başarı odaklı bir oyuncu.

Demet Özdemir: Şükrü centilmen, nahif, ince düşünen biri. Hiç hakkını yemeyeyim, inanılmaz çalışkan, sorumluluk sahibi ve çok hoş bir beyefendi.

KANAL KANAL DOLAŞIRIZ

Bu birliktelik devam eder mi?

Demet Özdemir: Neden olmasın! Gerçekten çok istiyoruz. Hatta gerekirse kanal kanal dolaşırız (gülüyor).

Şükrü Özyıldız: Biz çok güzel arkadaş olduk, çok eğlendik. İnşallah bir süre sonra yine sette birlikte oluruz.

Şu sıralar ‘Alice Müzikali’ de yeniden başladı. Şükrü sen ‘Şapkacı’ karakteriyle sahneye dönüyorsun. Oyunda yenilikler var mı? Seni yeniden ekranda ne zaman göreceğiz?

Şükrü Özyıldız: Her oyun bir öncekinden farklı oluyor. Ana çatımızda bir değişiklik yok. Çok özlediğimiz için zaman içinde şevklendiğimiz şeyler olmuş, biraz daha derinlikli olacaktır. Ekrana gelince… Yüzde yüz içime sinen bir şey olduğunda evet, olacak.

Senin Demet?

Demet Özdemir: Detay vermemekle beraber, bir dijital dizim olacak.

HEPİMİZ YAŞADIKLARIMIZLA YARALARIMIZA KABUK İNŞA EDİYORUZ

‘Aşk Taktikleri’ bu hafta Netflix’te yayımlandı. Filmi nasıl anlatırsınız?

Demet Özdemir: Bir kadın ve erkeğin asla taktik yapamamaları üzerine kurulu.

Ne gibi taktikler?

Demet Özdemir: ‘İlk mesajı ben atmayayım’, ‘Aman o beni önce arasın’, ‘İlk gece öpmesine izin vermeyeyim’ gibi taktikler… İçinde durum komedisi de barındırıyor. Ve sonunda taktiğin işe yarayıp yaramadığını anlıyoruz. Çok güzel ve keyifli bir süreçti.

Şükrü Özyıldız: Hem Demet’le birlikte oynamak hem böyle güzel bir hikâyede olmak çok keyifli. Bazen bir işi çekiyorsunuz ama izlerken “Bu muydu” diyorsunuz. Bu defa hem çekerken hem izlerken çok eğlendim. Her şey yerine oturdu.

Kerem ve Aslı’yı nasıl anlatırsınız?

Şükrü Özyıldız: Hayatlarında karşı cinse güvenlerinin sarsıldığı bir dönemdeler, tepetaklak oluyorlar. Bu açıdan karakterlerin dönüşümlerini de çok değerli buluyorum. İnsana dair, çok ‘öz’de olan bir şeyi anlatıyoruz.

Ne var özümüzde?

Şükrü Özyıldız: Hepimizin kalp kırıklıkları olabiliyor, hepimiz yaşadıklarımızla yaralarımıza kabuk inşa ediyoruz. Ama en içeride olan her zaman baki oluyor. Bu hikâye de en içimizde olan duyguya bağlanıyor.

KLİŞELERDEN KORKMAM

Aşkta taktik olur mu?

Şükrü Özyıldız: Kesinlikle olmamalı. Yapmayın öyle şeyler!

Demet Özdemir: Bence de kesinlikle aşkta taktik olmamalı. Tabii elde olmayan anlar olabilir… Ama aşkta taktik yoksa daha sağlam ve sağlıklı bir ilişki yaşanabilir diye düşünüyorum. Tanıştığın insana ne kadar açıksan ve rahatsan onun pozitif geri dönüşünü alıyorsun.

Şükrü Özyıldız Haklı Bulundu

Şükrü Özyıldız Kimdir

Yani siz ilişkilerde hiç taktik falan uygulamıyorsunuz, öyle mi?

Demet Özdemir: Ya, şimdi böyle deyince (gülüyor)… Uyguluyoruz belki de (gülüyor). Uygulamıyor musun Şükrü? Açık konuş…

Şükrü Özyıldız: Yapmıyorum, ben öyle şeylere karşıyım.

Demet Özdemir: Yalan söylüyor ya…

Şükrü Özyıldız: Gerçekten, ben taktik yapmıyorum ama şu an 34 yaşında bir Şükrü konuşuyor. Bunun ergenliği falan da vardı. O zamanları düşününce, her şeyi yaptık. Sen yapmadın mı Hakan?

Yapmışızdır tabii…

Şükrü Özyıldız: E işte! Her geçen sene görüşlerimiz, hayata bakışımız değişiyor. Şu an bulunduğum noktada da asla taktik uygulamam. Bir de taktik yaparsanız yakalanıyorsunuz. Herkes aslında anlıyor da bazıları sadece oyunu devam ettirmek için anlamıyormuş gibi yapıyor.

Demet Özdemir: Bazen insan taktik gördüğünde “Önemsiyor galiba, bir şeyin mi peşinden gidiyor” diye hoşuna gidebiliyor.

Şükrü Özyıldız: Taktiğine göre değişiyor. Ben kıskandırma taktiğini hiç sevmiyorum.

Demet Özdemir: O çok tehlikeli bir taktik!

Filmde bir de ilişkilerdeki klişeleri görüyoruz. Sizin klişelerle aranız nasıl?

Şükrü Özyıldız: Güzel yapıldığında iyi geliyor insana.

Demet Özdemir: Doğru yerde, doğru zamanda, doğru insanla mı demek istiyorsun?

Şükrü Özyıldız: Evet, onu da demek istiyorum ama ben klişelerden korkmam, eğer güzel yapılıyorsa o klişe sorun yoktur bence. Zaten hayatın içinde her şey bir klişe değil mi? Bir şeyler farklı şekillerde de olsa sürekli tekrar ediyor.

GERÇEKÇİ OLDUĞUM İÇİN ROMANTİZMLE EĞLENİYORUM

Hem romantik hem komik tipler misiniz?

Demet Özdemir: Birbirimiz için söyleyelim mi? Ne dersin?

Şükrü Özyıldız: Olur.

Demet Özdemir: Ben Şükrü’nün bir romantizmini görmedim (gülüyor). Ama gerçekten çok eğlenceli ve komik. Romantizmi de beraber çalıştığımız için şöyle dönüştürebilirim; gerçekten çok nahif, anlayışlı ve kibar biri.

Şükrü Özyıldız: Demet de hem romantik, hem komik hem de son derece yetenekli. Çok da samimi ve gerçek.

Demet Özdemir: Ama romantik değilim, realistim ben. Gerçi romantizmin nerede ve ne zaman olduğu da çok önemli.

Nasıl yani?

Demet Özdemir: Bazen bir cümle bile çok romantik gelebilir ama o da romantik olmaya çalışmadan ağızdan çıkmalı. Ben daha çok eğlenceli ve gerçekçi olduğum için romantizmle aslında eğleniyorum. Ama Şükrü bence romantik ya… Kesin evde bir mum falan yakar. Ne diyorsun?

Kesin yakar, öyle bir havası var…

Şükrü Özyıldız: O an içimden nasıl geliyorsa öyle davranıyorum. Ama bu size başkasının söyleyebileceği bir şey.

AŞK TAMAMEN TESLİM OLMA GÜDÜSÜ

Yarın Sevgililer Günü. Size ne ifade ediyor?

Demet Özdemir: Hediye alınırsa mutlu olurum, güzel iki-üç söz de yakışır, şanındandır (gülüyor).

Şükrü Özyıldız: Es geçmeyeceksin ama o kadar büyütmemek lazım. Sevdiğini söylemek için Sevgililer Günü’nü bekliyorsan başlarım senin sevgine!

Peki siz aşkı nasıl anlatırsınız?

Demet Özdemir: Tamamen teslim olma güdüsü aşk. Yarın ne olacağını bilmeden yaşamak…

Şükrü Özyıldız: Ben artık anlatamam, hiç uğraşamam (gülüyor).

‘Unumu eledim, eleğimi astım’ diyorsun…

Şükrü Özyıldız: (Gülüyor) Bu aralar aşkın en saf halini düşünüyorum, karşılıksız sevgi, kabul verme gibi… O sebeple aşk, hayatımdan uzak tutmaya çalıştığım bir şey.

Şu dönemde aşk yok mu yani hayatınızda?

Şükrü Özyıldız: Bende yok.

Demet Özdemir: İşime âşığım (gülüyor).

Yarın için planınız var mı?

Şükrü Özyıldız: Yok.

Demet Özdemir: Üçümüz Yemek mi yesek (gülüyor)…

Romantik işlerde rol alınca aşk dedikoduları da beraberinde geliyor. Sizin için de yazıldı…

Demet Özdemir: Bunun bir fotoğraf üzerinden çıkması garip. Bu, işimizin en hoşumuza gitmeyen tarafı. Biz birbirimizi çok seviyoruz ve arkadaşız.

Flaş Haber!…Oğuzhan Koç ‘dan Demet Özdemir’ e Büyük Sürpriz…

İNSANLAR ZAMANIN KIYMETİNİ BİLİYOR

Günümüzde Kerem ile Aslı gibi aşklar kaldı mı?

Şükrü Özyıldız: Kalmıştır herhalde.

Demet Özdemir: Ben inanmıyorum desem çok mu önyargılı olurum? Çünkü birkaç yıldır hem sosyal medya hem koronayla insanlar o kadar kendilerine döndüler ki… İnsanlar kendilerini artık çok seviyorlar, bu yüzden de o tip aşkların çok olmadığını düşünüyorum.

Şükrü Özyıldız: Evet, bence artık zamanın kıymetini biliyor insanlar. Ben anı yaşamaya çalışıyorum.

Zor değil mi?

Şükrü Özyıldız: Zor ama yapmaya çalışıyorum.

Demet Özdemir: Ağaç, kelebek seviyor işte Şükrü (gülüyor).

Şükrü Özyıldız: Aslında önemli olan doğru insanlar biriktirmek benim için. İlişki olduğunda ve bittiğinde sonrasında o insanı kaybetme ihtimali de oluyor, o ihtimale yer vermek istemiyorum hayatımda.

ALLAH SAHİBİNE BAĞIŞLASIN

Fragmandan beri Şükrü’nün kasları konuşuluyor. Biz konuşmayacak mıyız?

Demet Özdemir: Allah sahibine bağışlasın (gülüyor). Bilirkişi değilim ama ne olursa olsun oyuncunun nasıl göründüğü de önemli ya. Şükrü’de öyle bir disiplin var.

Şükrü Özyıldız: Utanıyorum şu an!

Demet Özdemir: Utanma, yapmışsın olmuş (gülüyor). “Vay, ne kadar güzel  vücudu var”ın yanı sıra “İşine saygı duyarak bu vücudu elde etmiş” diyebiliriz.

30 OLMAKTAN ÇOK KORKUYORDUM

30’lu yaşlar ne hissettiriyor?

Şükrü Özyıldız: 30’ların ortasına gidiyorum. Başlarda 30 olmaktan çok korkuyordum. Şimdi çok seviyorum. Altı ay önceki farkındalığımda değilim şu an. Ve olduğum yaştan, yerden çok memnunum…

Demet Özdemir: 20’lerde her yaş aldığımda ‘Tamam, bir şeyleri öğrendim’ diyordum. Ama her yıl hiçbir şey öğrenmediğimi, her yılın başka şeyler getirip seni başka testlere tabi tuttuğunu anladım. 30 olmama az kaldı ve 30’lar beni korkutmuyor, 40’a girerken de başka şeyler öğreniyor olacağım. O yüzden bu sonsuz bir şey.

Demet Özdemir kimdir?

Aldığınız en büyük ders neydi?

Şükrü Özyıldız: Çok klişe olacak ama anda olabilme durumu var ya. Çok ağza pelesenk edilmiş bir şey ama çok zor bir şey. Bazen geçmişten bir olay geliyor aklıma, dün yaptıklarımı düşünüyorum falan… İşte andan uzaklaştığımız her an o yaşadığımız ana yazık ediyoruz.

Demet Özdemir: Önyargıdan kurtulup daha sevgi üzerine bir hayat yaşamak benim öğrenip yapmaya çalıştığım bir şey.

Oyunculuğu alsak ne kalır sizde?

Demet Özdemir: Omuriliğimi alırsın. Bu benim işim ama bir yandan da en sevdiğim hobim. Karamsarlaşabilirim.

Şükrü Özyıldız: Katılıyorum.

Bu mesleği yapmasaydınız ne olurdu?

Şükrü Özyıldız: Tıp okumak isterdim.

Demet Özdemir: Psikolojiyle ilgili bir şeyler yapmak isterdim. Sonuca varır mıydım, yolda delirir miydim bilmiyorum ama insanları iyi etmek amacım olurdu.

SOSYAL MEDYADA GERÇEK AMA EKSİĞİM DİYEBİLİRİM

Filmde önyargıları da görüyoruz. Günümüzde ne kadar ön yargılı olduk?

Şükrü Özyıldız: Kerem sosyal medyada kendini nasıl yansıtıyorsa Aslı’da onu görüyor. Hepimiz sosyal medyada olduğumuz değil de göstermek istediğimiz şeyi ortaya koyuyoruz.

Demet Özdemir: Aslında olmadığımız insanlar eleştiriliyor. Çok ağır eleştiriler ya da çok güzel şeyler… Her şey yazılıyor.

Şükrü Özyıldız: Herkes bilirkişi.

Demet Özdemir: Herkesin hayatı kendine göre zor ya da eğlenceli. Benden daha iyi bilemezsin ne kadar eğlendiğimi ya da kendimi şık hissedip hissetmediğimi. Senin yorumuna ihtiyacım da yok… Herkes daha çok kendine odaklansa. Elimizdeki telefonlar yüzünden acımasız konuşuyoruz. O yorumu yapanla karşılıklı konuşsak bu kadar cesur olabilir mi? Lütfen önyargılı davranmayalım.

Peki milyonlarca takipçiniz var. Siz ne kadar gerçeksiniz?

Demet Özdemir: Gerçek olmak ve o anı yakalamak için sizi başkasının çekmesi gerekiyor. İnsan kendini çekiyorsa pek gerçek olmuyor. Güzel bir fotoğraf yakaladığımda paylaşmak istiyorum. Ama sosyal medyada gerçek görünme ihtimalin maalesef yok.

Neden?

Demet Özdemir: Çünkü donan bir kare, altına yazılan bir yorum, insanlar tarafından nasıl algılanacak bilmiyorsun. Gerçeklik değil de iyi hissettiğim anı paylaşmak gibi düşünüyorum.

Şükrü Özyıldız: Ben Demet kadar çok kullanmıyorum sosyal medyayı. Orada gerçek ama eksiğim diyebilirim.

Demet Özdemir: Şükrü sette ‘Bir şeyler paylaşır mısın’ diyerek telefonunu bana veriyordu. Ama filmden sonra bir baktım ısınmış.

Kaynak: Hürriyet

Bir Zamanlar Çukurova 124. Bölüm 2. Fragmanı Yayında! Patlayan Arabada Kim Ölüyor?

0

Atv’nin sevilen dizisi Bir Zamanlar Çukurova, 124. bölümüyle 17 şubat perşembe günü ekrana gelecek. Dizinin yeni bölümünde; Mehmet Züleyha’ya, ondan başkasına aşık olmadığını ve onu çok sevdiğini söyler. Betül, kaçırılır. Kendisini kaçıran kişiden öldürülmemesi için ona yalvarır. Züleyha, onu kaçıran kişiyi bulup ondan bunun hesabını sorar. Mehmet, Çolak ağanın ortaklık teklifini yumrukla cevap verir. Bir Zamanlar Çukurova 124. bölüm 2. fragmanı yayınlandı. Patlayan arabada kim ölüyor?

Perşembe Dizileri 2021

Patlayan Arabada Kim Ölüyor?

Bir Zamanlar Çukurova 124. bölüm 1. fragmanında; Abdülkadir, kardeşinin itirafıyla tutuşmaya başlıyor ve ona ölüm biletlerini kestiğini söylüyor. Fikret, Çukurova’dan ayrılmaya karar veriyor ve Züleyha’ya veda ediyor. Ünlü silah kaçakçısının Mehmet Kara olduğunu ortaya çıkıyor.

İşte Bir Zamanlar Çukurova 124. bölüm 2. fragmanı…

BİR ZAMANLAR ÇUKUROVA 123. BÖLÜM ÖZETİ!

Çolak Ağa, Vahap’la birlikte bir plan kurar ve Züleyha’nın çiftlikten gece yarısı çıkmasını sağlar. Züleyha, yola çıktığında önüne iki kişi geçer. Çolak ağanın oğlu ile Erdil, Züleyha’yı kaçırır. Hatta yolda, ona tecavüz bile etmek isterler. Özhan, babasından korktuğu için Züleyha’ya bir kötülük yapmak istemez.

Onu babasının istediği gibi ona götürmek ister. Çolak ağa ise, Vahap’a bir oyun oynadığını, oğlunu gelince ona bir tokat atacağını ve neden Züleyha’yı kaçırdığını söyleyip ona tokat atıp Züleyha’nın gözüne gireceğini planladığını söyler. Özhan Züleyha’yı, getirip babasına teslim eder.

Çolak ağa oğluna, tekme tokat girer ve ondan Züleyha’yı neden kaçırdığını sorar. Gururu kırılan Özhan, silahı önce babasına doğrultup onun kendisinden Züleyha’yı getirmesini istediğini yalan söylemediğini haykırıp kendisini vurup öldürür. O sırada Mehmet gelir ve Züleyha’yı onların elinden kurtarır.

Züleyha, Mehmet’in kendisini takip ettiğini öğrenir. Ancak, birlikte vakit geçirince Züleyha, onu neden terk ettiğini anlatır. Mehmet ise, onu kendisine inandırır. Fekeli’nin ölümüyle kendisinin bir alakası olmadığını söyler.

Fikret, Çetin’le dertleşir ve ondan cesaret bulup Züleyha’nın karşısına çıkar. Ona çok aşık olduğunu ve ondan vazgeçmek istemediğini söyler. Züleyha ise, Fikret’e yorgun olduğunu söyleyip geçiştirir. Çolak ağa, Betül’ü gözüne kestirir. Vahap Betül’ün, onunla buluşup konuşmasından rahatsız olup kıskanır.

Züleyha Vahap’ın, kedisini taciz ettiğini ve gece odasına gelip yanında uyuduğunu Mehmet’e söyler. Mehmet, gidip Vahap’tan bunun hesabını sorar. Vahap ise, Hakan Gümüşoğlu’nun Mehmet olduğunu herkesin önünde haykırır. Ancak kimse inanmıyor. Kimse inanmasa da Fikret buna inanmaz.

Betül, tutuşmaya başlar ve elindeki Hakan Gümüşoğlu’nun fotoğrafıyla tehdit planları yapar. Onun fotoğrafını Züleyha’ya gönderir. Züleyha, Betül’ün gönderdiği fotoğrafları alır.

Mahkum 10. Bölüm 2. Fragmanı Yayında! Fırat Yakalanmadan Dışarı Çıkabilecek Mi?

0

Fox Tv’nin büyük bir ilgiyle izlenen dizisi Mahkum, 10. yeni bölümüyle 17 şubat perşembe günü ekrana gelecek. Dizinin yeni bölümünde; Fırat, hapishaneden kaçmaktan başka çaresi kalmadığını söyleyip planını gerçekleştirir. Cemre, Fırat’ın ölen eşinin Tahir’in sevgilisi olduğunu öğrenir. Barış, Büge ile Sasha arasında bir seçim yaptığını açıklar. Fırat, hapishaneden dışarı çıkabileceği yere kadar çıkmayı başarır. Mahkum 10. bölüm 2. fragmanı yayınlandı. Fırat, yakalanmadan dışarı çıkabilecek mi?

Perşembe Dizileri 2021

Fırat Yakalanmadan Dışarı Çıkabilecek Mi?

Mahkum 10. bölüm 2. fragmanında; Fırat’ın kaçma planını öğrenen bir mahkum ona, oradan kaçabilmesi için bey babayı öldürmesini istiyor. Barış, kardeşini çok özlüyor. Büge, yurtta Nazlı’yla karşılaşıyor ve onun babasının Fırat Bulut olduğunu öğreniyor. Cemre’nin teyzesi Zait’in karşısına çıkıp ona yeğenine yaklaşmamasını, onun ailesine ne yaptığını öğrenirse neler olacağını soruyor. Fırat, hapishaneden kaçmayı başarıyor. Ancak, çıkmayı başarabilecek mi?

İşte Mahkum 10. bölüm 2. fragmanı…

 

MAHKUM 9. BÖLÜM ÖZETİ!

Fırat, kızını almak için Tahir’le buluştuğu sırada Barış gelir. Onların üzerine silahları doğrultan adamları işaret edip zorla Fırat’tan Nazlı’yı alıp gider. Fırat Nazlı’ya, onu alacağını söyleyip söz verir. Hapishaneye geri dönen Fırat, Barış tarafından tehdit edildiği için durumu kimseye anlatamaz.

Hapishane müdürü Fırat’ı odasına çağırıp onun Savaş’la ne derdi olduğunu sorar. Fırat ise ona, gerçekleri açıklayamaz. Koğuşa gidip arkadaşlarıyla kaçış planı yapmaya başlar. Hapishane müdürü Fırat’ın koğuşuna dosyaların bulunduğu depoyu temizlemelerini ister. Fırat, Bekir sayesinde koğuşun dağıtılacağını öğrenir.

Arkadaşlarına bu durumu anlatır ve bir kavgaya tutuşup aralarının kötü olduğunu müdüre inandırrlar. Koğuş olarak kaçış planı için harekete geçirler. Önce mutfakta görev istediklerini söyleyip yemekleri birlikte yapıp mahkumlara dağıtma görevini alırlar.

Tomris, Barış’ın Savaş’ı öldürdüğünü anlar ve onu da kaybetmemek için savcıya gidip, oğlu Barış’ı öldürdüğünü söyler. O sırada Cemre içeri girer. Cemre, onu dışarı çıkarıp evine götürür. Büge, Savaş’ın iş yaptığı arkadaşları tarafından tehdit edildiğini söyler. Sasha, adamı bulup köşeye sıkıştırmak isterken kendisi onun eline düşer.

Cemre, Zahit tarafından çağrılır ve şirketlerinde ona iş teklif eder. Bunun nedenini anlayamayan Cemre işe başlar. Tahir’in, işinden istifa ettiğini öğrendiğini öğrenen Cemre, onu şirketin hukuk bölümünün başında görür. İşin içinde işler olduğunu anlayan Cemre, onun ağzından bir şey öğrenemez.

Fırat, koğuş arkadaşlarıyla birlikte mutfakta bir yangın çıkarır ve kurtarılmak için beklerler. Hapishane yangın için alarm verir. Barış, kendisini Savaş zanneden kişilerin tuzağına düşer. O kişi Barış’tan, Sasha ile Büge arasında bir karar vermesini onlardan birinin öleceğini söyler. Barış, Büge ile Sasha arasında ne karar verecek?

Mahkum 10. Bölüm 1. Fragmanı Yayında! Fırat Kaçma Planını Gerçekleştiriyor!

Oğlum 2. Bölüm 2. Fragmanı Yayında! İlyas oğlunun Katilinin Bir Çocuk Olduğunu Görüyor!

0

Show Tv’nin yeni dizisi Oğlum, 2. yeni bölümüyle 16 şubat çarşamba günü ekrana gelecek. Dizinin yeni bölümünde; Melike, karakolda beklerken Efe’yi görür. Ona, ailesi gelmeden oradan ayrılmamasını ister. Efe, Melike’nin ağladığını görüp ona Kaan’ın sevdiği oyuncağı ona verir. Melike, Efe’ye sarılıp ağlamaya başlar. Oğlum 2. bölüm 2. fragmanı yayınlandı. İlyas, oğlunun katilinin bir çocuk olduğunu görüyor.

Çarşamba Dizileri 2021

İlyas oğlunun Katilinin Bir Çocuk Olduğunu Görüyor!

Oğlum 2. bölüm 2. fragmanında; Melike, oğlunun kokusu gitmemesi için evin camlarını açmıyor. Efe, Demet gözetiminde olay yerine götürülüyor ve ona cinayeti nasıl işlediğinin tatbikatı yapılıyor. İlyas, olay yerine silahını alıp gidiyor ve katili görüp vurmak istiyor. Demet Efe’yi saklıyor. İlyas, oğlunu öldürenin bir çocuk olduğunu görünce şok oluyor.

İşte Oğlum 2. bölüm 2. fragmanı…

OĞLUM 1. BÖLÜM ÖZETİ!

Tuğrul ile Zeynep, sürekli tartışan bir karı kocadır. Zeynep, öğretmen olmasına rağmen oğluyla iletişim kurmakta zorlanır. Tuğrul ise, oğluyla fazla ilgilenmez. İçine kapanık olan Tuğrul, o gün okula gitmez. Gidip oyun oynar. Melike, sabah oğlu Kaan’ı kreşe bırakır. O gün işten ilk maaşını alır ve gidip Kaan’a istediği scooteri alır.

Kendisine giyecek bir şeyler bakarken oğlunu almaya geç kaldığını fark edip apar topar yola çıkar. Öğretmen, sürekli telefonla görüşür ve Melike ona ulaşamaz. Kaan’ı yalnız bırakıp içeri giren öğretmen ondan bir yere gitmemesini ister. Melike, geliyor ve oğlunun olmadığını anlar.

Kaan, bir kirpi görüyor ve peşinden gidince de kaybolur. Efe, Kaan’ı görüyor ve onun kaybolduğunu anlar. Onu emniyete götürür. Kaan, Efe’den önce kendisine scooterı vermesini ister. Beraber, Efe’nin evlerinin arkasındaki ormana gizli yerine giderler. Oradan Efe yalnız döner.

Asiye ile İlyas, polise Kaan’ın kaybolduğunu bildirir. Bu arada kendileri de sokak sokak Kaan’ı arar. Bir çocuk cesedi bulur ve komiser İlyas’a bulunan cesedin oğlunun kıyafetlerine uyduğunu söyler. İlyas bu haberle yıkılır. Melike, İlyas’ın halini görünce oğluna bir şey olduğunu anlayıp fenalaşır.

Tuğrul, Zeynep’i başka bir kadınla aldatır. O gece eve gelmez. Okula komiser gelir ve Zeynep’e Efe’yle konuşmaları gerektiğini söyler. Zeynep, Tuğrul’a bir türlü ulaşamaz. Efe, kendisi emniyete gider. Demet gelir ve Efe’ye sorular sorar. Efe, Kaan’ı kendisinin öldürdüğünü, hatta dolabında onun kanı olan gömleğinin durduğunu söyler.

Zeynep, duyduklarına inanamaz ve Efe’yi eve götürmek ister. Melike, oğlunun öldüğünü kabullenemez. Kaan ölmemiş gibi onun en sevdiği yemeği yapmak ister. İlyas ona, oğlunun öldüğünü hatırlatmak zorunda kalır.

Oğlum 2. Bölüm 1. Ön İzleme Yayında! Melike Karakolda Efe’yle Tanışıyor!

Sadakatsiz 49. Bölüm 1. Fragmanı Yayında! Haluk’un Ölmesiyle Şirketin Başına Volkan Geçiyor!

0

Kanal D’nin büyük bir ilgiyle izlenen dizisi Sadakatsiz, 49. yeni bölümüyle yarın akşam ekrana gelecek. Dizinin son bölümünde; Asya, Ali ile Aras’ı yüzleştirir. Ali, ısrarla yalan söylemeye devam eder. Aras, güvenlik kamerasından silinen görüntüleri bulup Asya’ya gönderir. Ali’nin yalan söylediği ortaya çıkar. Asya, Aras’la görüşüp onunla bir an evvel evlenmek istediğini söyler. Leyla, Asya’yı rezil etmek için Aras’a bir doğum günü partisi tertip eder. Asya ile Aras, partide evlilik tarihini açıklar. Sadakatsiz 49. bölüm 1. fragmanı yayınlandı. Haluk’un ölmesiyle, şirketin başına Volkan geçiyor.

Çarşamba Dizileri 2021

Haluk’un Ölmesiyle Şirketin Başına Volkan Geçiyor!

Sadakatsiz 49. bölüm 1. fragmanında; Aras, ailesinin ölümünün arkasında Haluk’un olduğunu anlayıp ondan hesap soruyor. O gittikten sonra Haluk, kalp krizi geçirip hayatını kaybediyor. Gönül, kocasının ölümünden sonra şirketin başına Volkan’ı geçiriyor. Aras Asya’a, birlikte uzaklara gitmeyi teklif ediyor. Ancak Asya, ilk iş gününde şirkette Volkan’ı bekliyor. Asya’nın, planı ne?

İşte Sadakatsiz 49. bölüm 2. fragmanı…

SADAKATSİZ 48. BÖLÜM ÖZETİ!

Volkan, Aras’ın Ali’yi hırpaladığına inanır. Asya, Ali’nin kolundaki morluğu gördükten sonra Aras’ı çağırıp oğluyla yüzleştirir. Ali, Aras’ın yüzüne de onun kendisini hırpaladığını söyler. Volkan, Asya’ya Aras’ın o eve bir daha girmesini istemediğini söyler. Asya, Aras’ın peşinden gidip arada kaldığını söyler.

Aras, Ali’ye değil kendisinin hiçbir çocuğa el kaldırmayacağını, onun kendisine güvenmediği için bu ilişkiyi sürdüremeyeceğini söyler. Asya, ertesi gün Aras’ın gönderdiği kişiye güvenlik kamerasının hart diskini verir. Aras, Ali’nin sildiği görüntüleri bulup Asya’ya gönderir.

Asya, Volkan ile Ali’ye görüntüleri izletir. Ali’nin kendi kolunu kendisinin morartığını ve görüntüleri sildiği ortaya çıkar. Asya, Ali’ye ceza veriyor ve elindeki telefonu tableti alıp ona okuması için kitap verir. Leyla, Ayşe’ye her şeyi farklı anlatır. Aras’la boşanmasında Asya’nın kendisine komplo kurduğunu söyler.

Ayşe’de ona inanır. Oğlunun Asya’yla evlenmesini istemez. Leyla, Aras’ın doğum günü için bir organizasyon yapar ve onun arkadaşlarını davet eder. Orada herkese Asya’yı evliliğini yıkan kadın olarak tanıtmayı planlar. Asya, Aras’ın yanına gidip onunla konuşur ve ondan özür diler. Onunla bir an evvel evlenmek istediğini söyler.

Gidip Ali’ye de Aras’la evlilik kararı aldıklarını söyleyip onu hazırlar. Asya ile Aras, doğum günü partisinde herkese düğün tarihlerini açıklamayı planlar. Volkan, Asya’nın Aras’la evlilik kararı aldığını öğrenir. Bir de üzerine evini onun aldığını da öğrenir. Derin, Aras’ın arkadaşı Onur’la tanışır.

Volkan’ı onunla kıskandırmayı planlar. Derin’e saldıran adam dayısını da yaralar. Bahar ile Melih, Ankara’ya taşınma kararı alır. Aras, Onur’u Derin konusunda uyarır. Leyla, doğum günü partisine Ali’yi de alıp gelir. Herkesin içinde Asya’yı yuva yıkan kadın olarak tanıtır. Asya ise, herkese Aras’la iki hafta sonra evleneceklerini açıklar. Volkan, göz yaşları içinde onları izler.

Sadakatsiz 49. Bölüm Fragmanı Yayınlandı Mı? Asya İle Aras Evlilik Tarihini Açıklıyor!

Kalp Yarası 32. Bölüm 1. Final Fragmanı Yayında! Feraye Oğlunun İntikamını Hande’den Alacak Mı?

0

Atv’nin sevilen dizisi Kalp Yarası, 32. bölümüyle ekrana geldi. Dizinin yayınlanan yeni bölümünde; Feraye, Ayşe’nin ölmesine izin vermiyor ve onu Bahtiyar’ın evine götürüp doktor çağırıyor. Hafızasını kaybeden Ayşe’yi, başka bir yerde bırakıyor. Ferit, Ayşe’yi buluyor. Yaman, Hande’nin sürekli evde olay çıkarmasından bıkıyor. Onun bebeğini kaybettiğini öğrenince Hande’yi konaktan kovuyor. Hande, hamile olmadığını Ferit’in Yaman’a söylediğini anlayıp ona silah çekiyor. Ona engel olmaya çalışırken Yaman vuruluyor. Kalp Yarası 32. bölüm 1. final fragmanı yayınlandı. Feraye, oğlunun intikamını Hande’den alacak mı?

2021 Pazartesi Dizileri

Feraye Oğlunun İntikamını Hande’den Alacak Mı?

Kalp Yarası 32. bölüm 1. fragmanında; Hande Yaman’ı, kalbinden vuruyor. Ferit, Yaman’ı hastaneye yetiştirmek için zamanla yarışıyor. Yaman, hayatını kaybediyor. Herkes Yaman’ın ölümüne çok üzülüyor. Ayşe, duyduklarını hatırlayıp Adnan’ı Feraye’nin öldürdüğünü açıklıyor. Feraya, eline tüfek alıyor. Hande gibi katil olan Feraye, ne yapacak? Önce Hande’yi sonra kendisini mi öldürecek?

İşte Kalp Yarası 32. bölüm 1. final fragmanı…

 

https://youtu.be/-JBew93KRlw

KALP YARASI 31. BÖLÜMDE BAŞKA NELER OLDU?

Bahtiyar, Pınar ve Feraye, Ayşe’ye çarpan aracı gölden aşağı atıyor. Zaten aynı arabayla Feraye, Adnan’ın öldüğü yerde göründüğü için araba delilini de yok ediyorlar. Feraye, Aşe’nin ölmesine izin vermiyor. Onu yaralı bir şekilde Bahtiyar’ın evine getiriyor. Ondan bir doktor çağırmasını istiyor ve sabaha kadar da başında duruyor.

Bunlardan habersiz Ferit, her yerde Ayşe’yi arıyor. Yaman, Ferit’e yaptığı haksızlığı anlıyor ve Hande’den nefret etmeye başlıyor. Her gün Hande’nin onlara ve annesine laf sokmalarından da çok sıkılıyor. Feraye, Vedia’dan Hande’nin Ayşe’nin doğmamış bebeğini öldürdüğünü, daha önceden de Ferit’in nişanlısı olduğunu ve onu Yaman’la aldattığını anlatıyor.

Feraye oğluna, nasıl böyle bir kadınla evlendiğini soruyor. Oda, karnında kendisinin bebeğini taşıdığını bebeğinin babasız büyümesini istemediğini söylüyor. Hande, Pınar’ı takip ederken küçük bir kaza geçiriyor. Karnı ağrıyınca da hastaneye gidiyor. Orada bebeğinin kalbinin durduğunu öğreniyor. Ama bunu kimseye söylemiyor. Doktordan da bunu kimseye söylememesini isteyip onu tehdit ediyor.

Ferit, Ayşe’yi buluyor. Ancak hafızasını kaybettiğini anlayınca ona düğün videosunu seyrettiriyor. Yaman, Hande’yle konuşup Ayşe’den özür dilemesini istiyor. Hande, Ayşe’nin iş yerine gidip ondan özür diliyor. Ayşe ile Ferit dansa kalkıyor. Ferit, Mirza’dan Hande’nin hamile olmadığını bebeğini düşürdüğünü öğreniyor.

Mirza, Betül’ü dansa kaldırınca Yaman orayı terk etmek istiyor. Ferit dışarıda Yaman’a, Hande’nin hamile olmadığını söylüyor. Yaman, herkesin içinde Hande’ye hamile olmadığını kendisini kandırdığını itiraf etmesini istiyor. Hande konağa gidip Feraye’yi konaktan kovuyor. Yaman gelip konuşulanları duyuyor ve Hande’yi konaktan kovuyor.

Hande, Azade’nin silahını alıp Ferit’in karşısına çıkıp ona silah çekiyor. Tam silahını ateşleyeceği sırada Yaman, onun önüne atlayıp kendisi vuruluyor.

Kalp Yarası 31. Bölüm 2. Fragmanı Yayında! Ayşe Hafızasını Kaybediyor!

Yasak Elma 132. Bölüm Fragmanı Yayınlandı Mı? Kumru Yaptıkları İçin Yıldız’dan Özür Diliyor!

0

Fox Tv’nin büyük bir ilgiyle izlenen dizisi Yasak Elma, 131. bölümüyle ekrana geldi. Dizinin yayınlanan yeni bölümünde; Kumru, hamile olduğunu Çağatay’a söylemeye gittiğinde onun Ender’le nişanlandığını duyunca hiçbir şey söylemeden orayı terk ediyor. Bebeği aldırmaya karar veren Kumru, sonda kürtaj olmaktan vazgeçiyor. Doğan Yıldız’a, sürpriz yapıp onu yurt dışına opera seyretmeye götürüyor. Yıldız, Kumru’nun hamile olduğunu ve bebeğini düşürmek üzere olduğunu anlayıp onu hastaneye yetiştiriyor. Bebeğini kaybeden Kumru, yaptıkları için Yıldız’dan özür diliyor.

2021 Pazartesi Dizileri

Kumru Yaptıkları İçin Yıldız’dan Özür Diliyor!

Yasak Elma 132. bölüm fragmanı henüz yayınlanmadı. Kumru, hamile olduğundan emin olduktan sonra Çağatay’ın yanına gidip ona evlenmek zorunda olduklarını söylemeye gidiyor. Ancak söyleyemeden Ender’le Çağatay’ın nişanlandığını öğreniyor. Büyük bir hayal kırıklığıyla eve geri dönüyor. Meriç’i arayıp onunla buluşmak istiyor. Ona hamile olduğunu ve Çağatay’ın Ender’le nişanlandığını anlatıyor.

YASAK ELMA 131. BÖLÜMDE BAŞKA NELER OLDU?

Meriç Kumru’ya, hamile olduğunu Çağatay’ın bilmesi gerektiğini söylüyor. Ama Kumru, hamile olduğunu herkesten saklıyor. Aysel, çöpte hamilelik testi buluyor ve Asuman’la birlikte Yıldız’ın hamile olduğunu zannediyorlar. Öte yandan Erder, Çağatay’la konuşup ona Ekin’le tanıştığını ve samimiyet kurduğunu söylüyor.

Caner’i arayıp Ekin’i yalıya görüşmek için çağırıyor. Ekin, Yıldız’ı kıramıyor ve onun istediği parayı ona gönderiyor. Çağatay ile Ender’in eli rahatlıyor. Emir, bir süreliğine Ekin’in evinde kalmaya başlıyor. Bu arada da onu tanımaya çalışıyor. Ekin, karşı binanın yöneticisinden hoşlanmadığını onu, bir köpeğe tekme atarken gördüğünü söylüyor.

Ertesi gün Emir, işe giderken o adamın bıçaklanarak öldürüldüğünü anlıyor ve bunu Ekin’in yaptığından şüpheleniyor. Üzerine geçen sene karısına ve çocuğuna eziyet eden bir adamın da öldürüldüğünü öğrenince, ondan da korkmaya başlıyor. Emir’in anlattıklarına kimse inanmıyor.

Doğan Yıldız’a, akşam için hazırlanmasını yemeğe çıkacaklarını söylüyor. Ona kıyafet gönderiyor. Yıldız kıyafeti giyip aşağı indiğinde Doğan, çıkacakları yemeğin özel bir yemek olduğunu söyleyip ona çok pahalı bir kolye hediye edip boynuna takıyor. Doğan, özel jetiyle Yıldız’ı yurt dışına opera dinlemeye götürüyor.

Ender ile Çağatay, Doğan’la Yıldız’ı lüks bir limuzine binerken görüyor. Onları öyle gören Ender, kıskançlıktan deliye dönüyor. Çağatay ise, Yıldız’ın Doğan’la ilgilenmeyeceğinden emin konuşuyor. Kumru, bebeği aldırmaktan son anda vazgeçiyor. Yıldız, döndükten sonra Kumru’nun annesine yaptıklarını öğrenip ondan hesap sormak için odasına giriyor.

Onun kanaması olduğunu görünce hamile olduğunu ve bebeğini düşürmek üzere olduğunu anlıyor. Onu kimseye göstermeden arabasına bindirip hastaneye yetiştiriyor. Kumru, bebeğini kaybediyor ve ona tüm yaşattıkları için Yıldız’dan özür diliyor.

Yasak Elma 131. Bölüm 1. Fragmanı Yayında! Ender Yıldız’a Çağatay’la Nişanlandığını Açıklıyor!