Ana Sayfa Blog Sayfa 901

Zerrin Arbaş Kimdir?

0

Adını dünya tarihine yazdıran usta oyunculardan Zerrin Arbaş kimdir? Zerrin Arbaş kaç yaşında? Zerrin Arbaş aslen nereli? Zerrin Arbaş dizileri neler? Zerrin Arbaş filmleri neler? Zerrin Arbaş hangi burç? Zerrin Arbaş hakkında merak ettiğiniz ve bilmeniz gereken her şeyi sizin için bu yazımızda yazdık.

Zerrin Arbaş Kaç Yaşında? Zerrin Arbaş aslen Nereli? Zerrin Arbaş Hangi Burç?

Zerrin Arbaş 16 Aralık 1946, Paris’in Fransa ilçesinde doğmuştur. Aslen Parisli olan Zerrin Arbaş, Yay burcudur.

Zerrin Arbaş Kimdir?

Zerrin Arbaş, İstanbul Saint George Avusturya Lisesi ve İstanbul Konservatuvarı Bale Bölümü mezunudur.

Babası ressam Avni Arbaş’dır. Babası Fransız Hukümeti’nin verdiği bursla Paris’te okumaya gittiği ve hayatını orada devam ettirdiği için Paris’te doğmuştur. Doğumu sırasında Annesi Zerrin Hanım ölünce babası ona annesinin adını vermiştir.  Babası kendisine tek başına bakamayınca İstanbul’a anneannesinin yanına gelen Zerrin Arbaş İstanbul’da büyümüştür.

1964 senesibde Cilalı İbo karakterini Feridun Karakaya (Cilalı İbo)’nın canlandırdığı “Cilalı İbo Ve Kırk Haramiler” filmiyle sinemadaki yerini alan Arbaş, 1965 yılında “Türkiye Güzeli” seöilmiltir. Ardından aynı yıl Amerika’ya giden Arbaş orada “Play House” adlı tiyatro okuluna devam etmiştir. 

1967 senesinde ABD’li Apaçi Kızılderili kökenli oyuncu Dehl Berti ile ABD’de evlenen Arbaş 1973 yılında boşanmıştır. Arbaş’ın bu evlilikten Derya Arbaş adında kızı olmuştur ancak kızı Derya Arbaş 22 Ekim 2003 tarihinde Los Angeles’de kendi evinde 35 yaşında geçirdiği kalp krizi sonrası ölmüştür.

1984 yılında Hakkı Göçeoğlu ile evlenen Arbaş, 1988 yılında boşanmıştır.

1973 senesinde  tatil için Amerika’dan İstanbul’a geldiğinde yönetmen Memduh Ün’ün teklifi ile senaryosunu Duygu Sağıroğlu’nun yazdığı ve başrollerinde Fatma Girik ve Tamer Yiğit’in oynadığı “Toprak Ana” filminde yer alan Arbaş bu sayede Türkiye’de kalarak sinema hayatına devam etmiştir.

1990 senesinde yönetmenliğini Kartal Tibet’in yaptığı “Duygu Çemberi” adlı televizyon dizisinde Nükhet Duru, Faruk Peker, Cüneyt Türel, Kerim Afşar,Kayhan Yıldızoğlu ile birlikte oynamıştır.

1996 – 1999 yılları arasında senaryosunu Nuran Devres ve Kubilay Zerener’in yazdığı “Kara Melek” dizisinde Sanem Çelik, Ece Uslu, Mustafa Alabora,Zerrin Arbaş, Ziya Kürküt, Aliye Uzunatağan, Zehra Alptürk, Mehmet Ali Alabora, Kaan Çakır, Görkem Yeltan ile birlikte rol almıştır.

2009 senesinde Kanal D ekranlarının sevilen yapımlarından  “Aşk-ı Memnu” dizisinde Aynur karakterini canlandıran Zerrin Arbaş, bugüne dek 30’a yakın film ve dizide rol almıştır.

Zerrin Arbaş Dizileri

  • Aşk-ı Memnu (TV Dizisi Hülya, 2009)
  • Yeniden Çalıkuşu (Seval, TV Dizisi 2005)
  • Belalı Baldız (2005)
  • Bedel (2003)
  • Kırık Hayatlar (Nermin, 1998)
  • İntizar (1997)
  • Tutku (Semra, 1996)
  • Kara Melek (Lamia Saylan, 1996-1999)
  • Yuva (1990)
  • Duygu Çemberi (Müdire, 1990)

 Zerrin Arbaş Filmleri 

  • Türk Usulü (Emine Hala, 2008)
  • Benim ve Roz’un Sonbaharı (Tijen, 2007)
  • Hanımanne (Hanımanne, TV Filmi 2006)
  • Villa (Berna Perdeci, TV Filmi 2004
  • Gizli Yüz (Antikacı Kadın, 1990)
  • Bir Avuç Gökyüzü (1987)
  • Bitmeyen Sevda (Gül, 1986)
  • Örgüt (Suna, 1976)
  • Üç Yaman Bakire (Nazlıhan, 1975)
  • Yatak Hikayemiz (Gülşen, 1975)
  • Deli Yusuf (Melek, 1975)
  • Curcuna (Ingrid, 1975)
  • Battal Gazi’nin Oğlu (İren, 1974)
  • Yeryüzünde Bir Melek (Meral, 1973)
  • Toprak Ana (Kezban, 1973)
  • Müthiş Bir Tren (Nadide, TV Filmi 1973)
  • Gazi Kadın / Nene Hatun (Prenses Katyuşka, 1973)
  • Berduş Milyoner (1965)
  • Şahane Züğürtler (Sevim Pastırmacıoğlu, 1964)
  • İstikbal (Fatma (Fatoş, 1964)
  • Cilalı İbo ve Kırk Haramiler (Sibel, Melike Sultan, 1964)

Zerrin Arbaş: Hayatım Bir Film Olsun Kızım Nil Oynasın

Uzun bir süre sonra röportaj veren Zerrin Arbaş “Hayatım bir film olsun kızım Nil oynasın” dedi. İşte Zerrin Arbaş’ın o açıklamaları;

Ünlü ressam Avni Arbaş’ın kızı olan oyuncu, Paris’te hayata geliyor ve doğduğu gün annesini kaybediyor. Arbaş, daha 4 aylıkken de babası tarafından İstanbul’a gönderiliyor:

“Beni anneannem ve dedem yetiştirdi. Anneannemin yeğeni Bolşoy Balesi’nde balerinmiş. O yüzden 5 yaşındayken baleye başladım. Madam Olga’nın Taksim Halkevi’ndeki derslerine giderdim. Ondan sonra asıl bale eğitimimi 1952’de İstanbul Konservatuvarı’nda aldım. 15 yaşında bale bölümünden mezun oldum. O sıra Avusturya Lisesi’nde de okuyordum. Özellikle Almanca öğrenmemi istediler. 1963’teyse konservatuvarın tiyatro bölümüne girdim. Yıldız Kenter, Melih Cevdet Anday, Ahmet Kutsi Tecer hocamdı…”

Ünlü oyuncu, ilk set deneyimini şöyle anlatıyor:

“Ben talebeyken aynı sene Avni Dilligil ‘İstiklal’ diye bir film yapıyordu. Efkan Efekan’la beraber oynadık. Ardından ise 1964’te ‘Cilali İbo Kırk Haramiler’ filmi geldi.

Feridun Karakaya, Cilalı İbo’yu oynuyordu. Serpil Gül de ona eşlik ederdi. Fakat o sene Serpil Gül ile anlaşamamışlar. Yeni birisini ararken okuldan biri benden bahsetmiş. Rolü bana teklif ettiler. Urfa ve Adana’da filmi çektik. Ardından Ayhan Işık ve Sezer Sezin’le ‘Şahane Züğürtler’de rol aldım.”

Zerrin Arbaş, 1965 senesinde kendini Amerika’daki güzellik yarışmasında buluyor. Arbaş, tüm hayatını değiştiren Amerika macerasını şu sözlerle anlatıyor:

“10 yaşımdan beri Amerika’ya gitmeyi istiyordum. Hollywood rüyam vardı. Sophia Loren hayranıydım. 1965’te ufak ufak ünlenmiştim. Bana, genç yıldız adayı olarak bakıyorlardı. Caddebostan Gazinosu’ndaki rock’n roll dans müsabakasının jürisinde yer aldım. Yarışma bitti mekandan çıkarken kapıda bir adam beni durdurdu. Fötr şapkalı bir bey şöyle dedi: ‘Siz beni tanımazsınız ama ben sizi tanıyorum. Bugüne kadar bütün Türkiye güzellik müsabakalarını yapan organizatör Osman Olkan’ım. Bu sene müsabaka yapamadık. Ama Kaliforniya’daki Long Beach’te gerçekleşecek uluslararası müsabakaya Türkiye’den bir temsilci istiyorlar. Ama kız yok. Fakat siz Türkiye güzeli olarak bizi temsil edebilirsiniz.’ Kartını verdi. Ben de anneanneme anlattım. Birkaç gün sonra bu beyin ofisindeydik. Ardından konsolosluğa gittik, Olgunlaşma Enstitüsü’nde saten tuvalet bulduk. Milli kıyafeti de Kapalıçarşı’dan temin ettik. Ses mecmuası röportaj yaptı. Başlık da şuydu: ‘Dünyada bir ilk. Hiçbir güzellik müsabakasına girmeden güzellik kraliçesi oldu’. 7. gün uçaktaydım. O kadar Amerika hayalim varmış ki böyle bir mucize hayatımda oluverdi.”

“Yarışmada kaçıncı oldunuz?” 

“1.67 boyundayım. Tabii ki hiçbir şey seçilmedim. Ben zaten öyle bir şey de beklemiyordum. Orada bir sürü Türk ailesi otele geldi ve benimle tanıştı. Benim de biraz daha kalmamı istediler. Anneanneme ulaştım. Sonrasında onun izniyle Amerika’da kaldım. Türk kulübü vizemi de uzattırdı.”

Ahmet Ertegün anıları

“Evlendikten iki ay sonra babam Paris’ten Nasuhi Ertegün’le bana bir yağlı boya tablo hediye gönderdi. 1973’te de İstanbul’da Ahmet ve Nasuhi Ertegün’le buluştum. ve aramızda seneler sürecek büyük bir dostluk başladı. Ahmet bana, ‘Sen benim ailemsin’ derdi. Müthiş, entelektüel, zeki bir adamdı. Müzik dahisiydi ve acayip kulağı vardı. Onun yemeklerinde hepimizi esir alır, hikayeler anlatırdı. İnsan severdi… Bodrum’da her yaz buluşurduk. Her gece evde büyük davetler verirdi. O zamanın dünyaca ünlü politikacıları, jet-sosyetesi Bodrum’a gelirdi. Mick Jagger ile eşi, Bodrum’daki eve gelip hep kalırdı. Ahmet, ölmeden önce Tarkan’ı tanıtmak çok istiyordu ama olmadı. Tam istediği gibi bir şarkı bulamadı. Amerika’da Latinlerin daha çok şansı oluyor. Türkiye’den bu iş biraz zor. Ahmet, Tarkan’a bayılıyordu ve çok istedi Amerika’da bir yerlere gelmesini.”

Yıllarımın Aşkını Yaşadım

“Amerika’da da hemen çok önemli bir tiyatro okuluna yazıldım. 4 Temmuz 1967’de okuldan bir arkadaşımı ziyarete gittim. Dehl de o evdeydi. Onu görünce çarpıldım. O 46, ben de 20 buçuk yaşındayım. Ses tonu çok güzel, yakışıklı. Oğlu da oradaydı ve onunla çok tatlı sohbeti vardı. Onlar evi terk ederken ben de ‘Pasadena’da oturuyorum. Oraya uğrarsanız beni de ziyarete gelin’ dedim. Bir daha hiç göremeyeceğim diye düşünürken bir akşam üzeri evimin kapısı çaldı. Bir baktım Dehl ve oğlu. Ne müthiş bir andı. 20 Temmuz’da da evlendik. Böyle bir yıldırım aşkıydı.”

Arbaş “Hayatınızın filme çekilmesini ister misiniz?” sorusunu şu şekilde yanıtladı;

“Tabii isterim. Yeni jenerasyon oyuncularının hepsine hayranım. Beni oynayacak harika insanlar vardır. Fakat Derya, önemli. Nil Karaibrahimgil’e bayılıyorum, ne kadar Derya tipli değil mi? Keşke oynasa. Gülüşü, bakışı çok benziyor. Özge Özpirinçci’ye de zaman zaman bakıyorum, o da Derya’ya benziyor. Onun ruhunu taşıyabilirmiş gibi geliyor.”

Serenay Sarıkaya’ nın Yeni Projesi Belli Oldu. Bu Partnerlik Olay Olacak…

Ünlü oyuncu Serenay Sarıkaya, setlere gerimi dönüyor.  Yepyeni projesi için Adana’ya gidecek olan güzel oyuncu nihayet seyircisine kavuşuyor. Yeni projesinde yakışıklı oyuncu Burak Deniz’le partner olacak olan Serenay Sarıkaya; “Çok Az Kaldı” dedi. İşte Detayları…

Serenay Sarıkaya’ dan Umut Evirgen Açıklaması…

Serenay Sarıkaya’ nın Yeni Projesi Belli Oldu. Bu Partnerlik Olay Olacak…

Geçtiğimiz haftalarda Magazin dünyası bomba bir aşk haberiyle uyanmıştı. Çalkantılı aşk hayatıyla kısa bir süredir gündemden düşmeyen Umut Evirgen ve Serenay Sarıkaya’nın yeni bir aşka yelken açtığı söylenmiş hatta güzel oyuncu önceki gün sessizliğini bozup “Sizin de dediğiniz gibi; bunlar iddia… ” demişti… Şimdi ise güzel oyuncu yeni projesiyle gündeme düştü…

Gazeteci Birsen Altuntaş’ın hazırlamış olduğu özel habere göre; Başarılı oyuncu Serenay Sarıkaya, Adanaya geri dönüyor. Yeni projenin yönetmen koltuğunda Umur Turagay oturacak ve Burak Deniz ile Serenay Sarıkaya başrolleri paylaşacak.

Didem Soydan ve Burak Deniz’den Aşk Pozu

Şahmaran İçin İki Yıldız Aynı Sette!…

Netflix’in yepyeni projesi ‘Şahmaran’ adlı dizisinin set çekimleri, Adana, Datça ve Tarsus’ da yapılacağı öğrenilirken ünlü ikili setlere başlamak için Adana’ya gittiler. Çekimlerin kısa sürede tamamlanması bekleniyor.

Serenay Sarıkaya kimdir?

Burak Deniz kimdir?

 

 

Gülşah Saraçoğlu’ nun Kalçasına Kadar Olan Yırtmacı Düğüne Damgasını Vurdu…

0

Magazin dünyasında pek çok ünlüye düzenlediği tasarımlı kostümleri ile isminden bir hayli söz ettiren modacı Gülşah Saraçoğlu’ nun elbisesi olay oldu. Katıldığı bir düğünde üzerindeki kalçasına kadar olan derin yırtmaç dekolteli tuvalet elbisesi törene damgasını vurdu. İşte Detayları…

Gülşah Saraçoğlu Gökhan Göz ile Yeniden Barıştı

Gülşah Saraçoğlu’ nun Kalçasına Kadar Olan Yırtmacı Düğüne Damgasını Vurdu…

Doya Doya Moda adlı programda jüri koltuğunda oturan Gülşah Saraçoğlu’ nun son sosyal medya paylaşımı gündem oldu. “Bu zamana kadar yaptırdığım estetiklerle ‘yüz nakli yaptırdım’ diyebilirim” itirafı ile sosyal medyayı sallayan ünlü modacı, bu defada kostümüyle yaktı geçti.

Gülşah Saraçoğlu kimdir?

İşte Gülşah Saraçoğlu’ nun Sosyal Medya’da Cesur Karşılanan O Elbisesi;

Gülşah Saraçoğlu' nun Derin Yırtmaçlı Elbisesi
Gülşah Saraçoğlu’ nun Derin Yırtmaçlı Elbisesi
Gülşah Saraçoğlu' nun Derin Yırtmaçlı Elbisesi
Gülşah Saraçoğlu’ nun Derin Yırtmaçlı Elbisesi

Altın Güvercin’de Zeynep Bastık rüzgarı esti!

0

6 Eylül’de başlayan ve 24. Kuşadası Altın Güvercin Beste Yarışması’nda Zeynep Bastık rüzgarı esti! Festival sanatçı Zeynep Bastık’ın sahne aldığı konserlerle devam etti. Güvercin Amfi Tiyatro’da düzenlenen konsere Kuşadası halkı yoğun bir ilgi gösterdi! Altın Güvercin’de Zeynep  Bastık rüzgarı esti!

24. Kuşadası Altın Güvercin Beste Yarışması kaldığı yerden devam ediyor!

Aydın Büyükşehir Belediyesi ve Kuşadası Belediyesi, Kuşadası Atın Güvercin Kültür, Sanat ve Tanıtım Vakfı (KUSAV) iş birliği ile düzenlenen 24. Kuşadası Altın Güvercin Beste Yarışması tüm coşkusu ve hareketliliği ile hız kesmeden devam ediyor! 24. Kuşadası Altın Güvercin Beste Yarışması 12 Eylül’de düzenlenecek olan Büyük Final Gecesi ile sona erecek.  Altın Güvercin Beste Yarışması, Okan Bayülgen ve ekibi tarafından yarışmanın tarihini ortaya koymak ve tanıtmak amacıyla “Bir Notanın Hikayesi” adlı belgesel gösteriminin ardından, Ünlü pop sanatçısı Zeynep Bastık’ı ağırladı.

Katılımcılar PCR testi ve aşı kartı ile giriş yaptı!

Altın Güvercin Beste Yarışması’na katılımcılar PCR testi ve aşı kartı ile kabul edildiler.  Konserde birçok davetli yer aldı. Davetliler arasında Kuşadası Belediye Başkanı, KUSAV başkanı yer aldılar. Çok sevilen sanatçı Zeynep Bastık, efsane sesi, güzel şarkılar ve müthiş sahne performansı ile katılımcılara ve Kuşadası halkına unutulmaz bir gece yaşattı.

Altın Güvercin’de Zeynep Bastık rüzgarı esti!

Konser sonunda pop müziğin sevilen sanatçısı Zeynep Bastık’a, Kuşadası Belediye Başkanı tarafından çiçek ve plaket verildi. Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel, “24’ncüsünü yaşayacağımız Altın Güvercin Beste Yarışması heyecanımıza ortak olduğu için değerli sanatçımız Zeynep Bastık’a ve siz değerli Kuşadalılara çok teşekkür ederim. Altın Güvercin Türkiye’nin ilk ve tek pop müzik beste yarışması olma özelliğini koruyor. Kuşadası Belediyesi olarak geçtiğimiz sene pandeminin zor koşullarına rağmen, sanatçılarımızın sahne yapmadığı bir ortamda Altın Güvercin’i düzenlemiştik. Bu sene ise Altın Güvercin’i 24’üncü kez kanatlandırıyoruz. Kuşadası Belediyesi her zaman sanatın ve sanatçının yanında olacaktır. Sevgili Zeynep Bastık benim çok severek dinlediğim Türkiye’nin önemli seslerinden biri. Bugün kendisini ağırlıyor olmak bizlere büyük mutluluk verdi” cümlelerine yer verdi.  Altın Güvercin’de Zeynep Bastık rüzgarı esti!

“Altın Güvercin Türkiye’ye çok değerli sanatçılar kazandırdı” 

Sevilen sanatçı Zeynep Bastık ise “ Öncelikle Belediye Başkanımız Sayın Ömer Günel’e çok teşekkür etmek istiyorum. Altın Güvercin Beste Yarışması uzun yılların ardından sizin sayenizde yeniden düzenledi. Yaptığınız işi çok kıymetli buluyorum. Türkiye’ye çok değerli sanatçılar kazandırmış köklü bir beste yarışmasını yeniden canlandırmak çok önemli bir iş. Sanata verdiğiniz destekten dolayı sizlere çok teşekkür ediyorum. Bugün sizlerle olmak bana da büyük keyif verdi” cümleleri ile mutluğunu ve heyecanını paylaştı.

Zeynep Bastık kimdir?

Lenfoma İle Mücadele Eden Boğaç Aksoy: “Beni Hayata Onlar Döndürdü”

0

Yaklaşık altı aydır Lenfoma kanseri İle mücadele eden 32 yaşındaki başarılı oyuncu Boğaç Aksoy, üç hafta daha hastanede kalması gerekiyor ancak artık çok daha umutlu. Nedenmi? Yakışıklı oyuncu “Beni Hayata Onlar Döndürdü” diyor. İşte Detayları…

Kansere Yakalanan Oyuncu Boğaç Aksoy ‘dan Haber Var!

Lenfoma İle Mücadele Eden Boğaç Aksoy: “Beni Hayata Onlar Döndürdü”…

Eski bir futbolcu, Başarılı bir oyuncu, hatta Best Model finalistlerinden biri olan Boğaç Aksoy, artık gelecek güzel günlerin hayalini kurmaya başladı bile. Tekrar eskisi gibi televizyona geri dönmek, hatta hayatında başından geçenleri yazacak bir hikayede olmayı düşlüyor Boğaç Aksoy.

“O Gün Kansersin Dediler”

– Lenfoma teşhisi konduğu günü anlatır mısınız?

“O gün kabullenmesi zor bir cümle duydum. “Kansersin” dediler. Kabullenmeye başladıkça içimdeki savaşçı ortaya çıktı. Sonrasında “Bunu atlatacağım, gelip geçecek gözüyle bakmaya başladım. Ama haberi aldığım gün çok zordu. Ailemin hissettikleri, onları gözlemlediğimde farkına vardıklarım tarif edilemez……”

– Bazı belirtiler üzerine mi gittiniz hastaneye?

” Terleme, ateş gibi belirtiler vardı, hatta hastaneye ilk gittiğimde bana soğuk algınlığı teşhisi koydular, ilaç da verdiler. Kullandım ama geçmiyor, başka bir şey olduğunu hissettim. Acaba korona mıyım diye üç-dört defa test yaptırdım, negatif çıktı. Sonra şans eseri boynuma ultrasonla baktılar ve lenf toplarını buldular. Eğitim araştırma hastanesine yattım, bir buçuk ay sadece kan alındı….

….Ama teşhis koyamadılar. Sonunda “Bu böyle olmayacak” dedim ve Şevket Abi ‘nin (Çoruh) tanıdığı bir profesöre gittim ve lenfoma teşhisi kondu. Tedaviye başlanınca içim rahatladı.”

” Ölümle Burun Buruna Geldiğimi Hissettim”

– Ne düşünüyor insan böyle bir durumda?

” Ölümle burun buruna geliyorsunuz, erimeye başlıyorsunuz, konduramıyorsunuz, yatakta kımıldamak dahi istemiyorsunuz zaten mecaliniz yok. Sürekli bir terleme hali, ilaç da verilmeği için vücut çökmeye başladı. İsyan etmemle birlikte, o hastaneden çıktım ve teşhisin konduğu yere gittim. Tedavim başlayınca rahatladım.”

“İnsanlar Sürekli Güzel Mesajlar Attı”

“En azından ne olduğunu biliyordum, kanser bile olsa. Tekrar hastanede yatmak istemedim. Annem şehir dışında yaşıyor, İstanbul’ a geldi teşhis konduktan sonra ve serum takmayı bile öğrendi. Evde 28 serum yedim. İnsanlar sürekli güzel mesajlar attı……

….Kız arkadaşım, hiçbir zaman desteğini esirgemedi, yanımdan ayrılmadı. Annem, babam, onların eşleri…Annem babam boşanmıştı, yeniden evlenmişlerdi. Evlendikleri kişiler de kendi annem babam kadar yanımdaydı, üzerime titrediler.”

Boğaç Aksoy Kimdir?

– “Niye benim başıma geldi” diye bir sorgulamaya girdiniz mi?

“Niye başıma geldiden ziyade, “Bu nasıl olur” dedim. Çok sağlıklı bir adamdım, alkol almıyorum, sigara içmiyorum, sürekli spor yapıyorum, kendini seven biriyim, yediğime içtiğime dikkat ediyorum. Tek dezavantajım çok fazla düşünen, kafaya takan biriydim.”

“İnsanları Üzmeyeyim Diye Çok Hassastım.”

“Pandemi girdi araya, mesleğimle ilgili kaygılar yaşadım. Güzel bir projden çıkmıştım, üzerine katarak gitmek istiyordum ama gerçekleştiremedim pandemi nedeniyle. Bunlar içimde birikmeye başladı. Son üç sene bu gibi sorunlarla uğraşınca tetiklendi.”

– Arka Sokaklar dizisinde dört yıldır rol alıyordunuz, kendi isteğinizle ayrıldınız, yeni bir şeyler yapmak için ayrılmıştınız ama pandemi ortaya çıktı. Orada kariyer ve maddi kaygılar yaşadınız sanırım…

“Herkes yaşadı. Sokakta yüzü gülen, tam anlamıyla mutlu tek bir insan yok, herkeste bir korku, travma var. Herkes kendisi için, ailesi için, çocuğu için endişe halinde. Hastalıktan korkuyoruz, aşı tedirginliği yaşıyoruz, kaygılarımız o kadar yukarı çıktı ki, herkeste bunun etkisi farklı. Bende böyle bir şey ortaya çıkardı. Ama şu anda kendinize bu kaygıları, endişeleri yaşatır mıydın deseniz, hayatta yaşatmam! Çünkü hayat çok güzel, korona da olabilirim, alnımıza bir yazı yazılmış onu ben kontrol edemem. Olacağı varsa, olacak. Bu hastalıkla da ilgili elimden gelen mücadeleyi veriyorum ama ne olacaksa, olacak. Bilmiyorum, anı güzel yaşamaya çalışıyorum. Hastalıkla ilgili gereken dersleri aldım, o günlere dair fotoğrafları silmiyorum. Ders olsun diye, her şeyin gelip geçici olduğunu hatırlayayım diye. Başarı da geçici, ün de geçici…”

– Bu hastalığa kadar daha pesimist bir yapınız vardı galiba…

“Çok düşünürdüm, ne olacak diye… “Başarılı olmak zorundayım, başarılı olacağım, bu bana zarar verir mi, ne olacak?” diye kafamı patlatırdım. Ne olacaksa, olacak… Sen bunu kontrol edemezsin. Hepimiz çalışma hayatı içinde binlerce insanla bir aradayız.

Karşındakinin düşüncelerini kontrol edemezsin.

Senin hakkında illa birileri kötü düşünecek. Hayatı akışına bırakmak, pozitif düşünmek zorundayım, hastalığa bir daha yakalanmak istemiyorum.”

– Kız arkadaşınız konusuna gelelim, böyle zamanlar ilişki için sınav gibidir. Siz geçmişsiniz galiba sınavı…

“Evet. O beni şaşırttı. İnsanlar ilişkilerini çok çabuk harcıyorlar ama böyle bir dönemde hiçbir zaman umudunu kesmeden bana güç vermiş olması beni ayrı motive etti. Sonuçta ne olacağım belli değil, yarın öbür gün hastalık tekrarlayabilir de.”

– Oyuncu arkadaşlarınızın desteğini de hissettiniz mi?

“Tabii. Zaten bizim projemizde biz bir aile gibiydik. 130 bölüm bir arada değişik bir enerjiyle çalıştık, hepsi çok vefalı sağolsun. Birbirimizi sevmişiz.”

– Bu süreçten çıkardığınız en önemli ders?

“Bundan sonra pozitif olmak, kimseyi kafaya takmamak… Kötü hissettiren şeyler olacaktır ama bunları takıntı haline getirmeden, mutlu ve huzurlu yaşayacağım. İstanbul’da bile yaşamayabilirim.”

– Ölüm aklınıza geldi mi?

“İlk teşhis konduğunda geldi ama bir daha asla. Çünkü ailem buna izin vermedi. Ölüm konuşmama izin vermediler. Hayata geri döndürlüler. Aile her şeydir.”

– Saçlar, kaşlar, kirpikler dökülmeye başladığında, nasıl karşıladınız bunu?

“İlk kemoterapiden sonra başladı. Zaten kabullenme evresiydi o. Aynaya çok fazla bakmamaya çalıştım. Bir kez duygusallaştım, göz altlarım mor, saçlar dökülüyor. Hemen kuaförü çağırdım ve kazıttım. Parça parça dökülmesini izlemek daha zor olacaktı. Bir role hazırlanıyor gibi hissettim kendimi. Şu an alıştım. Çıkar ya… Ne olacak. Allah’ın izniyle atlatayım da her şey normale döner.”

– Anneniz hep yanınızdaymış, biraz onun tedavinizdeki katkısından söz eder misiniz?

“Annem öğretmen ve yıllardır bir arada olamıyorduk ancak senede iki üç kez. İlk defa bu kadar uzun süreyi birlikte geçirdik. Hastalık başıma gelince Milli Eğitim Bakanlığı da yardımcı oldu ve izin aldı. 13 yaşımdan sonra ilk defa altı ayı bir arada geçirdik. Birlikte sırt sırta bir mücadeleye giriştik.
İnsan özlüyormuş anneyi… Onun varlığının ne kadar önemli olduğunu anladım. Hiç başımdan ayrılmadı, gözünü kırpmadı. O bambaşka bir şeymiş.
Bu yaşa kadar hep kendi başıma idare ediyordum, annenin ilgilenmesi bambaşkaymış.”

– Psikolojik olarak sizi yükselten bir kadın mıdır anneniz?

“Çok… Hep güler yüzünü görürsünüz onun. Okulun, öğrencilerinin neşesidir. Onun enerjisi bana çok iyi geldi. Sadece annem değil, annemin eşi, babam, babamın eşi, hepsi sahiplendiler. O sevgi içinde “Ohhh ne güzel bir şeymiş sevgiyle sarmalanmak” dedim. Zor zamanlarda bir arada olmak güç veren bir şey. Hatta bir WhatsApp grubumuz var, herkes beni yükseltmek için bir aradaydı.”

 

Ada Masalı 13. Bölüm 2. Fragmanı Yayında! Haziran İle Poyraz Evleniyor!

0

Star Tv’nin sevilen dizisi Ada Masalı, 13. yeni bölümüyle yarın akşam ekrana gelecek. Dizinin yeni bölümünde; Tüm ada, Haziran ile Poyraz’ın ayrıldığını öğrenir. Bu duruma Batu ile İdil çok sevinir. Tabi Aliye ile Zeynep’de… Haziran’a görücü gelir. Bunu duyan Poyraz, oyunu unutup Haziran’ın yanına koşar. Haziran, Poyraz’ı zor sakinleştirir. Ada Masalı 13. bölüm 2. fragmanı yayınlandı. Haziran ile Poyraz evleniyor.

Salı Dizileri 2021

Haziran İle Poyraz Evleniyor!

Ada Masalı 13. bölüm 2. fragmanında; Haziran ile Poyraz, ayrılık oyununu oynarken birbirlerini ne kadar sevdiklerini ve kıskandıklarını daha iyi anlıyor. Poyraz, daha fazla bu oyunu oynamak istemiyor ve Haziran’a kimsenin onayını almadan evlenmeyi teklif ediyor. Davetliler otele geliyor. Gelin ve damat olarak Haziran ile Poyraz’ı görünce şok oluyor. Özellikle İdil ile Zeynep…

İşte Ada Masalı 13. bölüm 2. fragmanı…

ADA MASALI 12. BÖLÜM ÖZETİ!

Poyraz, Haziran’a sürpriz yapar ve onu en sevdiği yere götürür. Orada ikili birbirlerini ayırmak isteyen insanların olabileceğini bildiklerini ve ne olursa olsun birbirlerinden ayrılmamaya söz verir.

Batu, İdil ile iş birliği yapıp el sıkışır. Poyraz ile Haziran’ın sevgili olduğunu tüm ada duyar. Batu, Yağmur’u konuşturup ondan Poyraz’ın geçmişte suç işleyip ceza evinde yattığını öğrenir. Bununla ilgili delil bulmak için Aliye’nin yanına gidip adada düşündüğü huzur evi projesini sunar.

Kahvesine ilaç konulan Aliye, oracıkta uyur. Batu, Aliye’nin sandığından Poyraz’la annesinin fotoğrafını bulur. O fotoğrafı alıp içine Poyraz’ın hapishanede yattığını yazıp Haziran’a gönderir.

Haziran, eline ulaşan zarfı Poyraz’a gösterir. Poyraz, 13 yaşındayken suçsuz yere nasıl hapse düştüğünü anlatır. Haziran, Poyraz’ın anlattıkları karşısında gözyaşlarına boğulur. Poyraz, bunu yapanın Batu olduğunu anlayıp ondan hesap sormaya gider.

Haziran, yetişip ikiliyi ayırır. İdil, araya girip Batu’nun kendisi için bunu yaptığını söyler. Daha sonra Poyraz’a onu 20 yıldır sevdiğini itiraf eder. Onlar gittikten sonra Poyraz düşünür ve İdil’in gerçekte hasta olmadığını anlar.

Haziran’a, ayrılmalarını isteyenlere bir oynamayı teklif eder. O da kabul eder. İkili sevgili olmaya devam edecekler. Ancak, herkes onların ayrıldığını düşünmesini sağlayacaklar. Poyraz ile Haziran, herkesin neler yaptığını keyifle izlemeyi planlarlar.

Ada Masalı 13. Bölüm 1. Fragmanı Yayında! Poyraz Kıskançlık Krizine Giriyor!

İçimizden Biri 2. Bölüm 1. Fragmanı Yayında! Adam İle Havva’nın Evliliklerini Aileleri Şartlı Onaylıyor!

0

Show Tv’nin yeni komedi dizisi İçimizden Biri, ilk bölümüyle ekrana geldi. Dizinin yayınlanan ilk bölümünde; İrlandalı bir papazın oğlu Adam ile Hacı Hünkar’ın kızı Havva, evlenmeye karar veriyor. Bu durumu öğrenen aileleri buna karşı çıkıyor. Adam, Müslüman oluyor ve Havva ile imam nikahı ile gizlice evleniyor. Aileler bu evliliği öğreniyor. İçimizden Biri 2. bölüm 1. fragmanı yayınlandı. Adam ile Havva’nın evliliklerini aileleri şartlı onaylıyor.

İÇİMİZDEN BİRİ 1. BÖLÜMDE BAŞKA NELER OLDU?

Adam, babası Marmaris’te papazlık yaptığı için hem Türkiye hemde İrlanda vatandaşıdır. Havva ise, geleneklerine bağlı hacı Hünkar’ın kızıdır. İkili tanışıp arkadaş oluyorlar. Daha sonra Adam, Havva’sız yaşayamayacağını anlayıp ona sürpriz bir evlenme teklif ediyor.

Havva, babasını görünce Adam’ın evlenme teklifine cevap veremiyor. Adam, kiliseye gidip babasına günah çıkarıyor. Ona çok aşık olduğunu ve Müslüman bir kızla evlenmek istediğini söylüyor. William, bu evliliğe karşı çıkıyor. Annesi de durumu öğrenip aynı şekilde bu evliliği onaylanıyor.

Hünkar, Adam’ın kızıyla evlenmek istediğini öğreniyor ve onu alıp bal ürettikleri bahçeye götürüp bağlıyor. Daha sonra arıları üzerine salıyor. Adam, bir çok yerinden yaralanıp o halde Havva’nın yanına geliyor.

Havva’da o sırada evden kaçıp Adam’ın ailesiyle konuşmaya gidiyor. Adam’ın annesi Eva, Havva’yla konuşurken fenalaşıyor. Adile de namaz kılarken Adam’ı görünce düşüp bayılıyor. İki aile hastanede karşılaşıp birbirlerine giriyor.

Onlar karakoldayken Havva ile Adam, bir arkadaşlarının teknesine gidiyor. Arkadaşı Adam’a yardım ediyor ve hoca getirtiyor. Önce Adam, Müslüman oluyor. İkinci şahit de tamamlanınca ikilinin imam nikahı kıyılıyor.

Havva ile Adam, karakolda olan ailelerinin yanına gidip evlendiklerini açıklıyor. Adam’ın Müslüman olduğunu duyan William düşüp bayılıyor.

İçimizden Biri Dizisinin Yayın Tarihi Belli Oldu! Dizinin 1. Bölüm 1. Fragmanı…

MasterChef 2021 3. Haftasında Elenen Yarışmacı Kim Oldu?

0

Tv 8’in büyük bir heyecanla izlenen yarışma programı MasterChef Türkiye 2021, eleme gecesiyle ekrana geldi. Haftanın eleme potasına düşen yarışmacıları iki etaptan oluşan eleme oyununda mücadele etti. İlk etabı geçemeyen üç yarışmacı ikinci etapta final oyunu oynadı. Oyunun sonunda yarışmanın en favori yarışmacılarından biri elendi. MasterChef 2021 3. haftasında elenen yarışmacı kim oldu?

MasterChef 2021’in Ana Kadrosu Belli Oldu! MasterChef 2021’in Ana Kadrosunda Kimler Var?

ELEME OYUNUNUN İLK ETABI!

Bir hafta boyunca oynanan üç dokunulmazlık oyunu sonrasında belirlenen 6 eleme adayı, Safanur, Mert, İbrahim, Hamza, Azize ve Dilara, eleme oyunu için yerlerini aldı. Şefler, yarışmacılara siyez bulguru verdi ve bu ürünü ana malzeme olarak yaratıcılıklarını kullanıp bir yemek yapmalarını istediler.

Verilen süre içinde altı yarışmacı var güçleriyle eleme oyununun ilk etabını geçmek için mücadele verdi. Verilen sürenin bitiminden sonra şefler, altı yarışmacının yemeklerinin tadımlarını tek tek yaptı ve yemeği en iyi yapan üç yarışmacıyı öne çıkarttı.

Azize, Dilara ve Safanur, ilk etabı geçen yarışmacılar oldu. Azize’nin yemeği ise en beğenilen yemek oldu. Geriye kalan Mert, İbrahim ve Hamza, ikinci final turu için tekrar mutfaktaki yerlerini aldılar.

MasterChef 2021 3. Haftasında Elenen Yarışmacı Kim Oldu?

Final turu için Somer şef, kendi imza tabağını yarışmacılara tanıttı. Yemek hakkında incelikleri anlattıktan sonra süre başladı. Verilen sürenin bitiminde şefler, tabakların tadımlarını yaptılar.

Üç yarışmacı arasından Somer şefin yemeğine en yakın tabağı yapan yarışmacı Mert oldu. Mert’in bu başarısı karşısında Somer şef ona, boynundan çıkardığı kolyeyi hediye ederek tebrik etti.

Geriye İbrahim ile Hamza kaldı. İbrahim, diğer arkadaşlarının yemeklerine bakıp kendi yemeğinde sorunlar olduğunu anlamıştı ve Hamza’yla kendisinin son ikiye kalacağını tahmin etmişti. Şefler, üzülerek elenen ismin İbrahim olduğunu açıkladı.

ELENEN İSİM İBRAHİM OLDU!

Hamza, geçen hafta gibi bu hafta da son ikiye kaldı ve yarışmada en az bir hafta daha kalmayı başardı. Özellikle Danilo şef, İbrahim’in elendiğine çok üzüldüğünü dile getirdi. İbrahim, şeflere ve arkadaşlarına veda ederek stüdyodan ayrıldı.

MasterChef 2021 3. Hafta 3. Dokunulmazlık Oyununu Hangi Takım Kazandı? 5. Ve…

Çiçeği Burnunda Gelin Vildan Atasever Yoksa Hamilemi…

0

Üç gün evvel Ünlü sanatçı Mehmet Erdem ile dünya evine giren güzel oyuncu Vildan Atasever’ in hamile olduğu iddiası magazin gündemine yansıdı. Ünlü çiftin, nikah tarihlerini bebekleri yüzünden erken bir tarihe aldıkları öne sürülüyor. İşte Detaylar…

Vildan Atasever ile Mehmet Erdem Düğününden İlk Kareler…

Çiçeği Burnunda Gelin Vildan Atasever Yoksa Hamilemi…

Son bir senedir aşk yaşayan güzel oyuncu Vildan Atasever ile müzik adamı Mehmet Erdem, Perşembe akşam Gümüşsuyu’nda bulunan CVK Otel’de yakınları arasında kıydıkları sade bir nikah töreniyle yollarını birleştirdiler.

Mehmet Erdem kimdir?

Milliyet haberin yapmış olduğu özel haberine göre; Mehmet Erdem ile Vildan Atasever’ in düğün tarihlerini öne almalarının gerçek nedenleri ortaya çıktı. Ünlü ikilinin, güzel gelinin hamile kaldığı için biran evvel imza attıkları öne sürüldü. Hatta iki aylık gebe olduğu kulislerde konuşulan Vildan Atasever’ in, geçtiğimiz haftalarda objektiflere takıldığı Ulus Liv Hospital’ a bu nedenle gittiği öğrenilen bilgiler arasında geliyor.

Balayınada Gidemeyecekler…

Bu yazı Bodrum’da tatil yaparak kapatan Mehmet Erdem ile Vildan Atasever’in, hem doğacak bebek hemde pandemi sebebiyle balayına çıkmayacakları söyleniyor.

Mehmet Erdem Uçakta Olay Çıkardı

“Arkadaşlarımızda Sonra Kutlama Yapacağız”

Birlikte bir ömür boyu olmaları için söz veren çiftten güzel oyuncu, “Aile içerisinde kutluyoruz. Pandemiden dolayı arkadaş çevremiz katılamadı. Daha sonra onlarla da bir kutlama yapacağız” demişti.

Vildan Atasever kimdir?