Ana Sayfa Blog Sayfa 548

Ünlü Oyuncu Melis Birkan Dünya Evine Girdi!…

0

İşler Güçler, Leyla ile Mecnun ve Issız Adam gibi unutulmaz yapımlarda boy göstermiş olan 39 yaşlarındaki başarılı oyuncu Melis Birkan, uzun süredir aşk yaşadığı 32 yaşlarındaki oyuncu sevgilisi Aras Aydın ile Dünya Evine Girdi!. Detayları Haberimizde…

Oyuncu Melis Birkan’ın Hobisi Yeni Mesleği Oldu…

Ünlü Oyuncu Melis Birkan Dünya Evine Girdi!…

Yetenekli oyuncu Melis Birkan, uzunca bir süredir beraber olduğu yakışıklı oyuncu Aras Aydın ile nikah masasına oturdu. Mutlulukları gözlerinden okunan ünlü çift, birbirlerini öpücüklere boğdu…

Güzel Oyuncu Eşinden Yedi Yaş Büyük!…

Melis Birkan ‘ın aşkından 7 yaş büyük olması dikkat çekerken, Aras Aydın ile ‘Kaçış’ isimli dizinin başrolünde yer alan Engin Akyürek, Nilperi Şahinkaya gibi ünlü isimlerde nikaha katıldı… Diğer yandan sosyal medyada ani olan bu evliliğin sebebi bebek olması gibi iddialar dolaşmaya başladı bile…

“Zor Olan Her Şey Seninle Kolay Oldu…”

Çiçeği burnunda gelin Melis Birkan, eşine olan aşkını şu kelimelerle ifade etmişti; “Elleri, gözleri, saçları saçlarıma karışan sevgilim hep sen ol… Zor olan her şey seninle kolay oldu. Olmaz dediğim, olmayacak sandığım her şey seninle olur oldu.”

Melis Birkan Kimdir?

Aras Aydın Kimdir?

Melis Birkan Aras Aydın düğün
Melis Birkan Aras Aydın düğün
Melis Birkan Aras Aydın düğün
Melis Birkan Aras Aydın düğün
Melis Birkan Aras Aydın düğün
Melis Birkan Aras Aydın düğün

Ezgi Mola: Gündem Yapmayın Beni

‘Masumlar Apartmanı’nın Safiye’si Ezgi Mola, sosyal medyada kendisiyle ilgili yapılan espriler karşısında önce şaşkınlığını gizleyemedi. Twitter’da gündem olduğunu anlayınca mesajları tek tek okuyan Ezgi Mola “Gündem yapmayın beni” diterek dikkat çeken akıma dahil oldu ve kendi hesabında da yer verdiği paylaşımları yanıtlamayı ihmal etmedi.

Ezgi Mola Sosyal Medyada Gündem Oldu

Son olarak dijital platformda yayınlanan, Cem Yılmaz’ın yeni dizisi ‘Erşan Kuneri’de rol alan Ezgi Mola, sosyal medyada bazı takipçilerinin adı ve soyadıyla ilgili isim türetmesine kayıtsız kalamadı. Birçok kullanıcı, oyuncunun ismini güldüren bir akıma dönüştürdü. Esprilere kendisi de katılan Mola da bu paylaşımları Twitter hesabından paylaştı.

Ezgi Mola Yanıt Verdi

“Ezgi Mola’nın güzel sanatlar okuyan kuzeni Eskiz Mola”, “Ezgi Mola’nın hisleri çok kuvvetli olan kuzeni Sezgi Mola”, “Ezgi Mola’nın kaderine razı olan kuzeni Yazgı Mola”, “Ezgi Mola’nın kutuplardaki kankası Eskimo La”, “Ezgi Mola’nın star wars fanatiği kuzeni Ezgi Yoda”, “Ezgi Mola iki saattir gündem olduğunu görünce Bezdi Mola”, “Ezgi Mola’nın yönetmen kuzeni Christopher Nola”, “Ezgi Mola’nın İtalyan kuzeni Ez Gimola” şeklindeki mesajlar kısa sürede sosyal medyada gündem oldu.

Ezgi Mola: Gündem Yapmayın Beni

Art arta gelen yorumlar karşısında kahkahaya boğulan başarılı oyuncu, “Off gündem yapmayın beni ya, ödüm koptu ne oluyor diye. Baktım gündeme ne oldu diye, yazılanlar bunlar. Elimden geleni yapmaya çalıştım ben de” ifadelerini kullandı. Birçok takipçisinin esprisine cevap veren Ezgi Mola, “Güzel! Bitti tamam eve” mesajı ile akımı sonlandırdı.

Cansu Dere: Dinleniyorum

Kanal D’de 25 Mayıs Çarşamba akşamı final bölümüyle ekrana gelecek olan ‘Sadakatsiz’ dizisinde ‘Asya’ karakterini canlandıran Cansu Dere, önceki gün Zorlu AVM’de görüntülendi. Dizisi biten ve tatile çıkmak için hazırlanan Cansu Dere “Dinleniyorum” dedi. İşte ünlü oyuncunun o açıklamaları;

Cansu Dere: “Listelerim Pek Olmaz…”

“Benim öyle ‘Aradığım üç özellik’, ‘En önemli beş kural’ gibi listelerim pek olmaz. Kişiye bağlı. Hissettirdiklerine, birlikte geçirdiğim zamana. Hoşlanmadığım şeyleri net bilirim ama…”

Şöhretin kendisini değiştirmediğini de belirten ünlü oyuncu Dere, “Tanınmışlık bende farklı kimlikler yaratmadı. Kameralar önünde bir ben, evde arkadaşlarla ayrı bir ben yok yani.” dedi.

Cansu Dere Doğallığıyla Kendine Hayran Bıraktı

“Zorlandığım Zamanlar Oluyor…”

“Bu kadar tanınıyor olmak sizin gibi şöhretin popülerlik yönüyle de pek ilgilenmeyen biri için özgürlük açısından rahatsızlık verici mi?” soruya ise “Zorlandığım zamanlar oluyor, doğru ama genellikle tanınmaktan ya da popülerlikten ötürü değil. Aslında her şey karşılaştığım tavırla alakalı. Beni asıl rahatsız eden kabalık, hadsizlik ve talepkârlık oluyor. Saygısızlık beni sinirlendirir.” şeklinde cevapladı…

Cansu Dere kimdir?

Cansu Dere: Dinleniyorum

Arkadaşlarıyla birlikte meydan katında bulunan bir restoranda buluşan Cansu Dere, uzun süre kaldığı mekanda arkadaşlarıyla sohbet eşliğinde yemek yerken, basın mensuplarına kısa bir açıklama yaptı.

Neşeli haliyle dikkat çelen güzel oyuncu, “Bildiğiniz gibi dizimiz final yaptı. Önümüzdeki günlerde final bölümüyle ekranlarda olacak. Şu sıralar pek bir şey yapmıyorum, dinleniyorum, tatil yapıyorum ve dostlarımla vakit geçiriyorum” açıklamasında bulundu.

Elçin Sangu: Kim Nasıl İsterse Öyle Yaşamalı

Elçin Sangu hem tiyatro sahnesinde olmanın verdiği heyecanı hem de sosyal medyada fikirlerini açıkça beyan ettiği zaman yaşadıklarını anlattı. Elçin Sangu “Kim nasıl isterse öyle yaşamalı” dedi. İşte ünlü oyuncunun o açıklamaları;

*Sizi daha çok dizilerde izledik. Sahne nasıl hissettiriyor?
Tiyatroda canlı bir performans sergileyip direkt reaksiyon almak inanılmaz heyecan verici, bir o kadar da insanın ruhuna iyi gelen bir duyguymuş. Önce inanılmaz bir adrenalin salgılanıyor ve finale doğru bir o kadar huzur duygusu kaplıyor içini. Geriye anda olmanın keyfini çıkarmak kalıyor.

*Metin hangi yönüyle etkiledi sizi?
İlk etapta yerli bir yazarın oyunu olması ve bir derdinin olmasıyla elbette. Ancak esasen oyunu çıkarma aşamasında, hayatın her alanında var olan gerçeklikle yüzleşmek belki de insanı en çok etkileyen şey oluyor.

*Canlandırdığınız Rukiye nasıl biri?
Rukiye sevdiği adamdan gördüğü şiddeti daha fazla kaldıramayarak canını kurtarmaya çalışan, bu uğurda evlatlarını bir süreliğine geride bırakmak zorunda kalan, kırılmış ama ayağa kalkmış ve tüm gücüyle var olma savaşı veren bir karakter.

*Siz ne öğrendiniz Rukiye’nin hikâyesinden?
Her ne kadar empati kursak da bazı durumlara yargılayıcı olmadan yaklaşmayı başaramıyoruz maalesef. Rukiye’nin hikâyesiyle bunu daha net anladım.

*Kadına şiddet ve kadın cinayetleri sizi nasıl etkiliyor?
Kadınlar olarak artık herhangi bir olaya tahammülümüz kalmadı. Bu konuda daha ciddi önlemler almak gerekiyor ve devlete düşen büyük bir sorumluluk var. Bir ülkenin geleceği kadınının ve erkeğinin huzurla, eşitçe yaşayabildiği bir dünyada mümkün olabilir.

‘Ortak kaderlerimiz var’

*Oyunda ‘bir kadının kurtuluşu yine bir erkekle mi mümkün” gibi karşı çıkacağımız bir düşünceyi akla getiren bölümler var. Tek yol bu mu, siz ne düşünürsünüz?
Rukiye’nin sığınağı kendisi aslında. Kendine olan inancı ve kendi gücüyle çıkıyor yola ve Nurullah’la kesişiyor yolları. Buradaki sığınma tesadüfi, hatta yol arkadaşlığı. Bunu anlatırken kendi coğrafyamızda yaşananlardan faydalanıyoruz. O yüzden bir erkeğe sığınmak olarak algılanmış olabilir ki böyle bir durumda cinsiyetten bağımsız, birine sığınma ihtiyacı çok normal. Aslında oyunun dokunmak istediği şey de kadın-erkek meselesi değil. Görüyoruz ki sığınmak zorunda kalmak zaten başlı başına bir sorun.

*Semah ve Rukiye’nin yaşadıkları her kadının birbirine benzeyen ama biricik hikâyeleri olduğunu hatırlatıyor bize. Hepimizin ortak bir kaderi var gibi…
Hepimizin belki farkında olmadan belki de engel olamadığımız için yaşadığı birtakım hikâyeleri hatta bazen coğrafyadan kaynaklanan ortak kaderleri var. Önemli olan insanın yaşama hakkının kimse tarafından elinden alınmaması, coğrafyanın kader olmaması.

 

“Bir ülkenin geleceği kadınının ve erkeğinin huzurla, eşitçe yaşayabildiği bir dünyada mümkün olabilir.”

*Oyundaki karakterler aşkı sorguluyor, cinsiyet kalıplarına sıkıştırmıyor. Sizin aşk tanımınız nasıl?
Ben de cinsiyet ayrımına inanmayanlardanım. Aşkın yaşı da cinsiyeti de yok. Kim nasıl yaşamak isterse öyle yaşamalı.

*Oyunun en etkileyici repliği hangisi sizce?
Ali’nin “Aşk bir erkekle bir kadın arasında sınırlı olamaz, insanın gözlerindeki mucize başka bir şey” sözü ve Semah’ın “Sayenizde bütün mezarların yerini biliyorum” repliği…

Ahmet Sami Özbudak: ‘Kadınlar, gerekiyorsa her yerde savaşabilir’

*Nasıl başladı ‘Şehirde Kimse Yokken’in hikâyesi?
Metnin ilk taslağını pandeminin ilk günlerinde yazdım. Kendim küçük bir prodüksiyon içinde yönetmeyi planlıyordum ki Serdar Biliş öncülüğünde yolum Zorlu PSM ile kesişti.

*Metni yazma süreci nasıldı?
Metni yazdıktan sonra Türkiye, İstanbul Sözleşmesi’nden çekildi, yine o dönemde bir sürü kadın cinayeti de gündemimizdeydi. Bütün bu olanlar beni çok etkiledi. Bir şekilde tepkinizi gösteriyorsunuz ama bir şeyleri değiştirememenin çaresizliği insana ağır geliyor. Böylesi zamanlarda yazabilme gücüme ve mesleğime minnettar olurum. O günlerde kendi acımdan ve sıkıştığım yerden metne yeniden baktım.

*Rukiye şiddetten kaçarken bir erkeğe sığınıyor. Bir kadının kurtuluşu yine bir erkekle mi mümkün? Tek çare bu mu?
Bir kadının kurtuluşu asla bir başka erkeğe bağlı değildir. Rukiye’nin kurtuluş için Nurullah berberle kurduğu oyun aslında absürt bir dünyaya çekiyor bizi. Gerçeküstü bir durum. Rukiye’nin berberdeki çıraklık halini sanki buradan okumak lazım. Rukiye bir erkek berberinde, bir erkek gibi davranarak erkeklerin oyun dünyasında var olmaya çalışıyor ve bunu başarıyor. Bir kadın her yerde ve her şekilde var olabilir. Gerekiyorsa her yerde savaşabilir, savaş alanı erkeklere ait bir bölge olsa bile… Bu, kadınlara özel bir mucize.

*Karakterleri nasıl hazırlandınız, nelerden ilham aldınız?
Bundan üç dört yıl önce Kumbaracı Yokuşu’nda böyle bir berbere sakal tıraşı yaptırdım, elleri titriyor ve az konuşuyordu. O an aynaya bakarken bir sürü hikâye geçti kafamdan, sanırım Nurullah karakteriyle orada tanıştım.

*Rukiye nasıl düştü aklınıza?
Rukiye hayatımdaki pek çok kadını temsil ediyor. Mesela bir arkadaşım vardı, işyerine giderken bol giyiniyordu, göğüslerini saklıyordu, saçlarını maskülen kestiriyordu. Sebebi iş ortamında bakışlardan kendini korumaktı. Bu durum çok trajik. Büyük haksızlık. Düşünsenize, bir kadının doğal bir şekilde var olmasına bile darbe vuran bir erkek dünyasının içindeyiz. Benim için diğer önemli karakterse Semah. Yaşadığı köyde marjinal olarak tanımlanmış, yıldızları sayan, hayal dünyasında gezinmeyi seven bir kadın. İkizinin başına gelenler son derece trajik. Bir cehennemden kaçıp İstanbul’da hayat kurmayı göze almış.

Elçin Sangu “Hep Kötü Kadın Rolleri Geliyordu”
*Perde kapandıktan sonra seyircinin aklına hangi sorular düşsün, neler hissederek salondan çıksınlar istersiniz?
Herkesin bu oyundan kendi sorularıyla ayrılması benim için en büyük kazanım olur. Herkes kendinden bir şeylerle bu hikâyeyi tamamlamalı. Cevaplardan çok sorulara ve sorgulamaya ihtiyacımız var.

‘Kendimi kollamaya çabalıyorum’

*Sektörde de kadınlar mobbing, eşit olmayan ücretler gibi konularda sorunlar yaşıyor. Siz nasıl mücadele ediyorsunuz?
Tüm dünyada böyle… Elimden geldiğince bu durumu gözetip kendimi kollamaya çabalıyorum. Sadece kendimi de değil, elimin yetebildiğince herkesi.

*Bir de yalnızca kadınların maruz bırakıldığı güzellik algıları ya da dayatmalar var…
Biz kendimiz için iyi olanı yapmak istiyoruz, onun dışındaki hiçbir baskıya aldırış etmeden yaşamalıyız.

*Sosyal medyada fikirlerinizi açıkça paylaşıyorsunuz. Bundan dolayı tepki görmek size neler hissettiriyor?
Fikirlerimi açıkça beyan ettiğim için bir sürü şeyle uğraşmak zorunda bırakıldım. Ama önemli değil, vicdanım rahat uyuyorum.

Elçin Sangu kimdir?

Şükran Ovalı’dan Annelik Açıklaması

Kanal D’de pazar akşamlarına damga vuran ‘Yargı’ dizisinin Savcı Derya’sı Şükran Ovalı, dört yaşındaki kızı Mihran Ela’dan önce eksik hissettiğini söyledi. Futbolcu Caner Erkin ile mutlu bir evliliği olan güzel oyuncu Şükran Ovalı’dan annelik açıklaması geldi. İşte detaylar;

Şüran Ovalı’dan Samimi Açıklamalar Geldi

2017 yılında futbolcu Caner Erkin ile İtalya’nın başkenti Roma’da nikâh masasına oturan, Ağustos 2018’de Mihran Ela’nın dünyaya gelmesiyle ilk kez anne olma sevinci yaşayan Şükran Ovalı, Re Touch Mag’in kapağı oldu, dergiye verdiği röportajda kızı ve evliliği hakkında samimi açıklamalar yaptı.

Şükran Ovalı’ya Üvey Kardeşinden Zehir Zemberek Sözler

Şükran Ovalı’dan Annelik Açıklaması

37 yaşındaki oyuncu, “Mihran Ela’nın doğumundan sonra nasıl bir değişim yaşadınız?” sorusuna şu yanıtı verdi:

Anne olunca çok fazla değişim de beraberinde geliyor. Anne olmadan önce sanki daha fazla kendinizi etrafa onaylatmaya çalışıyorsunuz, meslek hayatınızı da özel hayatınızı da. Mihran’la birlikte ben de bir birey olduğumun farkına vardım. Onaylatma duygum kalmadı ve hayatta en çok kızımı sevecek olmak rahatlattı beni. Gerçekten düşünüyorum da onsuz ne yapmışım bunca zaman. Mihran olmadan önce sanki eksikmişim ve kızımla tamamlandığımı hissediyorum. ‘Onunla yeniden doğdum’ diyebilirim. Hep güçlü bir kadındım, yıllardır kendi ayaklarım üzerinde duruyorum ama artık daha güçlü hissediyorum kendimi. Kısa yoldan söylemem gerekirse; hamdım, piştim.

“Evliliğe Cesaretim Yoktu”

Yargı’nın Savcı Derya’sı, “Caner Bey ile tanışmadan önce evlilik ve anne olma fikrine nasıl bakıyordunuz?” sorusunu ise “Açıkçası düşünmüyordum. Çok da isteğimi hatta cesaretim yoktu evliliğe ama her zaman çok anaç biriydim. Çocukları hep çok sevmişimdir, bunu beni yakından tanıyanlar çok iyi bilir. Hayatın size ne getireceğini bilemiyorsunuz tabii, çok şükür ki Caner’le yollarımız kesişti. Şimdi ailem, her şeyim ve tekrar ‘iyi ki’ diyorum. İstikrar sabır ve cesaret… Hep teşekkür ediyorum vazgeçmediği için. Ön yargı işte. Her türlüsü zarar, neyse ki sonuç güzel” şeklinde cevapladı.

“Evcimenimdir”

“Gün bitince ev ortamında nasıl biri Şükran Ovalı?” sorusu üzerine ünlü oyuncu, “Sakin, pijamalı, sevdikleriyle zaman geçiren, kızının dibinden ayrılmayan biri. Evcimenimdir, evde vakit geçirmeyi çok severim. Sağlam dostlarım var seçilmiş ailem her biri. Sıkça onlarla bir araya geliriz mutlaka. Sevdiklerimle birlikte kalabalık sofralarda vakit geçirmeyi çok severim” ifadelerini kullandı.

“Hep Beraber Öğreniyoruz”

Kontrolcü bir anne olmadığını dile getiren Ovalı, “Canım kızım coşkusuyla, gülüşüyle, paylaşmasıyla çok cömert bir çocuk, küçücük bedenine minnet sığdırmış bir çocuk. Dilerim hayat da ona cömert davransın. Eğleniyoruz, çok öğreniyoruz hep beraber. Kontrolcü değilim ama elim, nefesim hep üstünde. Dilerim ona yük olmadan tüm hayallerine eşlik ederim” dedi.

Esra Balamir’den Uraz Kaygılaroğlu Tepkisi

‘Üç Kuruş’ dizisinde başrolde yer alan, son günlerde usta komedyen Cem Yılmaz’ın yeni projesiyle gündemde olan Uraz Kaygılaroğlu’nun, tırnaklarına sürdüğü siyah oje tartışma konusu olmuştu. Esra Balamir’den Uraz Kaygılaroğlu tepkisi geldi. Etiler’de görüntülenen şarkıcı Esra Balamir, ünlü oyuncunun çok konuşulan görüntüsüyle ilgili yöneltilen soruya bakın ne cevap verdi. İşte merak edilen detaylar;

“Dinleyicim Sevdi”

Sözü Yazgın Kaçak, müziği Galip Öztürk’e ait son teklisi ‘Jargon’u geçtiğimiz haftalarda müzikseverlerle buluşturan Esra Balamir, önceki akşam Akmerkez’de objeltiflere yansıdı. Ayaküstü basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Balamir, şarkısına güzel geri dönüşleri olduğunu belirterek, “Dinleyicim sevdi” yorumunu yaptı.

“Çok Seçiciyim”

Yoğun konser maratonu olduğunu dile getiren şarkıcı, yaz tatili için planı yaptığını, Avustralya’ya ailesinin yanına gideceğini söyledi. Daha önce yaptığı açıklamada “Her sene olduğu gibi bu sene de yalnızım. Aşk hayatına kendimi kapattım ve tamamen işe odaklandım” diyen 46 yaşındaki güzel, özel hayatıyla ilgili sorular üzerine, yalnız olma sebebini çok seçici olmasına bağladı.

Esra Balamir’den Uraz Kaygılaroğlu Tepkisi

Uraz Kaygılaroğlu’nun siyah oje sürerek katıldığı programı hatırlatan muhabirlerin, “Sevgiliniz oje sürse tepkiniz ne olurdu?” sorusuna Balamir, şu açıklamayı yaptı:

Benim sevgilim öyle siyah ojeyle yanıma gelemez, süremez, oje sürmek çok absürt olurdu. Uraz’a ne oluyor anlamıyorum.

 Siyah Ojeyi Sevdi

Uraz Kaygılaroğlu, 15 Mayıs’ta Youtube’da yayınlanan ‘İbrahim Selim ile Bu Gece’ programında siyah ojeleriyle dikkat çekmişti. Programdan sonra bu görüntüler sosyal medyada gündem olmuş ve çok sayıda yorum yapılmıştı. Oyuncunun oje sürmesine saygı duyanlar kadar eleştirenler de olmuştu.  Kaygılaroğlu, oyuncu kadrosunda yer aldığı, dijital platformda yayınlanan komedi dizisinin galasında da siyah ojeleriyle adından söz ettmişti.

Uraz Kaygılaroğlu Kimdir?

Johnny Depp ve Avukatı Camilla Vasquez Aşk Mı Yaşıyor?

0

Çekişmeli bir şekilde süren ve her duruşmada yeni bir iddia gündeme gelen Amber Heard-Johnny Depp davasında şaşırtıcı bir detay ortaya çıktı. ‘Johnny Depp ve avukatı Camilla Vasquez aşk mı yaşıyor?’ iddiaları gündeme bomba gibi düşmüştü ki beden dili uzmanlarına göre Depp ile avukatı Camilla Vasquez arasındaki samimiyetin sebebi çok başka. İşte detaylar;

Yeni İddialar

2015 yılında evlenip 2017 yılında ayrılan Johnny Depp ile Amber Heard arasında aylardır süren dava, tüm dünya tarafından en çok merak edilen konulardan biri haline geldi. Sürekli beklenmedik gelişmelerin yaşanması ise davanın boyutunu giderek değiştiriyor. Son günlerde sosyal medyada yayılan tuhaf bir söylenti de bunlardan biri. Söylenti, Johnny Depp’in dava süreci boyunca yanında olan avukatları Benjamin Chew ve Camilla Vazquez ile ilgili. Johnny Depp’in avukatlarından Camilla Vasquez, son günlerde herkesin bildiği bir isim haline geldi. 37 yaşındaki başarılı avukatın bir yandan kürsüde oldukça zorlayıcı savunmalar yapması, bir yandan da müvekkili Johnny Depp’e karşı oldukça samimi davranması, davayı yakından takip edenlerin dikkatinden kaçmadı.

Johnny Depp ve Avukatı Camilla Vasquez Aşk Mı Yaşıyor?

Duruşma sırasında ara ara Vasquez’in Depp’e destekleyici bir şekilde gülümsediği ve hatta mahkeme salonunda ona sarıldığı görülüyor. Sosyal medyadaki bazı kullanıcılar tarafından Vasquez’in duruşma sonrası adliyeden çıkarken gösterdiği tavırları Depp ile aralarında romantik bir ilişkinin olabileceği spekülasyonlarını doğurdu. Ancak biraz dikkatli bakınca ikili arasında romantik bir ilişkiden çok daha fazlası olduğunu görmek mümkün. Johnny Depp ile Camilla Vasquez arasında herhangi bir romantik ilişki yok. Çünkü Vasquez’in zaten bir süredir devam eden ciddi bir ilişkisi var. Tüm söylentiler sonucunda Vasquez ve Depp arasındaki görünür samimiyeti inceleyen beden dili uzmanları ise konuya bambaşka bir açıklık getirdi.

“Daha Samimi Göstermek İçin Yapılıyor”

Ünlü beden dili uzmanı Judi James, ikili arasındaki samimi görüntülerin bir sebebi olduğundan oldukça emin. James’e göre Vasquez’in tavırları Depp’i daha sevimli göstermek için kurgulanmış. James’e göre Depp’in gerçek hayranları için onu romantik bir film havasında izlemek oldukça önemli bir nokta. İkilinin flörtten farksız olmayan tavırlarının altında Depp’in hayranlarının algısını diri tutmak yatıyor olabilir.

Avukat Vasquez’in samimi tavırlarına karşılık Depp’in kulağına fısıldayan ve samimiyetini karşılıksız bırakmayan tavırları ise yine James’e göre aktörün nazik ve çekici görünmesini sağlayan davranışlar. Uzmanlara göre mahkeme salonunda ve dışarıda, kameraların olduğu her yerde çekilmiş samimi görüntüler, Johnny Depp’le ilgili iddiaları çürütmek için sergilenen bir şovdan farksız. Tüm bunların özellikle Amber Heard’in kürsüde eski eşine karşı yönelttiği ‘şiddet uygulayan ve sert mizaçlı Johnny Depp’ algısıyla tezatlık oluşturması için kurgulanmış olması oldukça muhtemel.

Wilma Elles Çocuklarının Tanınmasından Çekiniyor

Yayınlandığı döneme damgasını vuran ‘Öyle Bir Geçer Zaman Ki’ dizisinde canlandırdığı ‘Caroline’ rolüyle tanınan Alman oyuncu Wilma Elles, önceki gün moda pazarlama ve alışveriş fuarına katıldı. Fuarda modacı Serena Torosoğlu’nun annesi Karmen Torosoğlu’nun 30 yıllık çeyiz sandığından çıkan masa örtüsü ve dantellerden tasarladığı elbiseyle boy gösteren Elles, neden çocuklarıyla birlikte bir projede yer almadığını açıkladı. Wilma Elles çocuklarının tanınmasından çekiniyor. İşte detaylar;

“Resmen Tarih Yaşıyorum”

Wilma Elles, önceki gün Zorlu Raffles Otel’de gerçekleşen moda pazarlama ve alışveriş fuarına katıldı. 35 yaşındaki ünlü isim, modacı Serena Torosoğlu’nun annesi Karmen Torosoğlu’nun 30 yıllık çeyiz sandığından çıkan masa örtüsü ve dantellerden tasarladığı elbise ile boy gösterdi.

Fuarda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Wilma Elles, “Üzerimde yaklaşık 30 yıllık çeyiz sandığından çıkan örtü ve dantellerden yapılmış elbise var. Resmen tarih taşıyorum. Yenilikçi ve farklı kıyafetleri giymeyi seviyorum” şeklinde konuştu.

Uzun süre Kerem Göğüş ile aşk yaşayan ve bu birlikteliğinden ikiz çocuklarını dünyaya getiren Wilma Elles, muhabirlerin; “Sizin çeyizinizde böyle şeyler var mıdır?” sorusuna “Hatırlamıyorum. Gerçekten çok oldu. Evin her odasında anneme ait eşyalar var. Onları hatırlıyorum” yanıtını verdi.

Wilma Elles Çocuklarının Tanınmasından Çekiniyor

Milat ve Melodi adında yedi yaşında ikiz çocukları olan Wilma Elles, çocuklarıyla birlikte neden hiçbir projede yer almadığını açıkladı. Gelen teklifleri şimdilik kabul etmediğini belirten Elles, şu ifadeleri kullandı:

Anne olarak hem istiyorum oyunculuk yapsınlar, kendilerini geliştirsinler. Güzel bir meslek ama bir yandan da korkuyorum. Çocukları insanlar tanıyacak. Çocuklarımın tanınmasından biraz endişe duyuyorum. Ben onların yanında olmazsam nasıl yapacaklar? Tehlike içeriyor. Güzel bir proje olursa değerlendirebilirim.

“Mutlaka Destek Verin”

Öte yandan güzel oyuncu, daha önce verdiği bir röportajda ikiz çocuklarının yeteneklerinden bahsetmişti. Oğlu Milat’ın futbola yöneldiğini, kızı Melodi’nin ise güzel sanatlar konusunda başarılı olduğunu belirten Elles, “Milat çok iyi bir futbolcu olacak diye düşünüyorum. Geçen bir video paylaştım hemen bir menajer benimle iletişime geçti. ‘Mutlaka Milat’a destek verin. Büyük bir yetenek’ dedi. Melodi de sanatsal anlamda güzel resimler yapıyor” demişti.

Ece Erken Ekranlara Dönecek

Beşiktaş Kulübü’nün eski yöneticisi ve Ece Erken’in eşi Avukat Şafak Mahmutyazıcıoğlu, geçtiğimiz ocak ayında Yeşilköy’de bulunan balıkçısında uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Eşinin vefatıyla sarsılan Erken, sosyal medya hesabından takipçilerinin sorularını yanıtladı. Ünlü isim, bir hayranının ‘Seni ekranlarda ne zaman göreceğiz?’ sorusuna yanıt verdi. Müjdeli haberi açıklayan Ece Erken ekranlara dönecek. İşte detaylar;

Ece Erken İsyan Bayrağını Açtı: “Pes Artık!…”

Geçtiğimiz Ocak ayında avukat eşi Şafak Mahmutyazıcıoğlu ‘nun ani vefatıyla hayatı altüst olan usta sunucu  Ece Erken, en son 44. doğum gününü oğlu Eymen ile birlikte kutlamış, sosyal medya sayfasından acı yüklü bir paylaşıma imza atarken, “oğlum için kanadımı çırpmaya devam edeceğim” diyerek yürekleri dağlamıştı…

Ece Erken ‘in Doğum Günü ‘ndeki Paylaşımı Yürekleri Dağladı!…

Üzerindeki Kara Bulutları Gidermeye Çalışıyor…

Ünlü sunucu Ece Erken‘ in 7 aylık avukat eşi Şafak Mahmutyazıcıoğlu, canice uğradığı saldırı sonucunda yaşama veda etmişti. Avukat eşini Eşini genç yaşta toprağa teslim eden ünlü sunucu, üzerindeki kara bulutları yavaş yavaş ötelemeye başladı…

Ece Erken Ekranlara Dönecek

Dün de 1.040 TL’lik telefon faturasına “Kira gibisiniz pes” diyerek sitem eden Ece Erken, sosyal medya hesabından takipçilerinin sorularını yanıtladı. Eşini kaybettiğinden beri psikoloğa gittiğini söyleyen ve güçlü kalmaya çalıştığını ifade eden ünlü sunucu, kendisine gelen destek mesajlarına teşekkür etti.

Erken, bir takipçisinin; “Ekranlara dönmeni dört gözle bekliyorum. Ne zaman göreceğiz seni ekranlarda?” sorusuna da yanıt verdi. Bir çocuk annesi ünlü isim, ekranlara döneceği müjdesini; “Magazin programı değil. Görüşmeler var, az kaldı” sözleriyle duyurdu.

İrem Derici’den Aşk Açıklaması

Meslektaşı Cem Belevi’yi ikinci kez kendisini aldattığı iddiasıyla terk eden İrem Derici, 19 Mayıs’ta sahneye çıktı. Son günlerde özel hayatıyla magazin gündeminden düşmeyen sivri dilli şarkıcı, Altınoluk konseri öncesi dikkat çeken açıklamalarına bir yensiini ekledi. İrem Derici’den aşk açıklaması geldi. İşte Derici’nin o sözleri;

İrem Derici’den Cem Belevi’ye Rest!

35 yaşındaki şarkıcı, Cem Belevi’nin “Böyle bir şey olabilir mi? Hala kendisini çok seviyorum, hala çok saygı duyuyorum. Asla kendisini aldatmadım. Hiçbir kadını aldatamam, beceremem böyle şeyleri. Aşkımı coşkuyla yaşayan bir insanım” sözleri sonrası ise şu açıklamayı yaptı:

Sıktı artık bu sahtekarlık. A’dan Z’ye şöyle ses kayıtlarıyla mis gibi, ne dersin? ‘Yaz sonuna kadar İrem’i şutlarım zaten, şu takvimi bir doldurayım, şimdi kötü çocuk imajı çizemem’ mi olsun ilk konuğumuz, yoksa alevler attığın influencer’lar mı, sen seç. Ya da direkt itiraf ettiğin ihanetten de girebilirim mevzuya, bana fark etmez!

“Leğen Doldurup Ayağımı Sokacağım”

Özel hayatıyla gündem olan İrem Derici, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda, Balıkesir Altınoluk’ta beş bin kişiye konser verdi. Sahne öncesi soruları yanıtlayan popçu, “Geçenlerde bir konserimi unutmuşum. Bu yüzden tatil planımı iptal ettim. Leğen doldurup, ayağımı sokacağım, tatilimi böyle geçireceğim” dedi.

“Sabah Botoks Yaptırmaya Gittim”

35 yaşındaki şarkıcı, geçtiğimiz günlerde sabah 09:30’da botoks yaptırmaya gittiğini belirterek, “Ben hep sol tarafıma yatıyorum. Sol tarafım çökmüş, sabah erkenden doktora gidip yüzüme botoks yaptırdım. 30 iğne yaptı yüzüme, klinikten arı sokmuş gibi çıktım. Ama benim ölüm bile yeter” ifadelerini kullandı.

Ünlü isimlerin kendi doktoruna gittiğini dile getiren Derici, “Doktoruma ‘İrem’e ne yapıyorsanız bana da yapın’ diyorlarmış” şeklinde konuştu.

“Kötü Görüntü Vermek İstemiyorum”

Fiziğiyle barışık olmadığını söyleyen ünlü popçu, “Yaza hazır değilim. Kötü görüntü vermek istemiyorum” dedi.

İrem Derici’den Aşk Açıklaması

İlişkilerinden ders çıkarmadığını ve geçmiş ilişkilerindeki herkese saygı duyduğunu belirten İrem Derici, “Kalbim hasarlı ama bütün yaralar dört günde geçer. Sevmek müthiş bir his ve kalbim aşka açık, bekliyorum” açıklamasını yaptı.

İrem Derici kimdir?