Geçtiğimiz günlerde ABD’de gösterime giren ’Zoolander 2’ sinema filminin galasına Türk ünlüleri akın etti. Azra Akın’dan Gizem Karaca’ya kadar Türk basınından tanınmış isimlerin katıldığı galaya Defne Samyeli, kızı Deren Talu ile katıldı. Yönetmenliğini Ben Stiller’in, yapımcılığını Ben Stiller ve Scott Rudin’in üstlendiği komedi türündeki ’Zoolander 2’ filminin oyuncu kadrosunda Ben Stiller, Owen Wilson, Penelope Cruz, Will Ferrell, Kristen Wiig gibi güçlü isimler bulunuyor. 15 Nisan 2016 tarihinde Türkiye’de gösterime girecek olan filmin galası önceki gün Kanyon’da gerçekleşti. Galaya katılanlar arasında Azra Akın, Defne Samyeli, Gizem Karaca, Berrin Okçu ve Banu Maraşlı gibi sanat ve cemiyetten tanınmış isimler vardı. Ünlülerin akın ettiği galaya Defne Samyeli damga vurdu. Kızı Deren Talu ile gelen Defne Samyeli girişte basın mensuplarıyla yaptığı sohbette Kızımla filmi çok merak ediyorduk. Birlikte izlemeye geldik” dedi. Anne – kızın güzelliği ve şıklığı galada herkesin ilgi odağı oldu. Gazetecilik kariyeri boyunca yaptığı her işte başarılı çalışmalar ortaya koyan Defne Samyeli, yüzlerce ödülün sahibi oldu. Bunlardan ikisi uluslararası… New York TV Festivals’da ardarda iki yıl Dünyanın En İyi İkinci Anchor’ı seçildi. 2013’ın son yalarında Atölye Craft’ta oyuncu koçu Deniz Erdem ile çalışmaya başlayan Samyeli, Anthony Bova’nın oyunculuk atölyesine atıldı. Los Angeles’ta Eric Morris ile işçilik, enstrümantal, monolog ve sahne çalışmalarında bulunan Samyeli, 2015’in yaz aylarında Kurtlar Vadisi Pusu dizisinin başrol oyuncusu Nejati Şaşmaz ile anlaşma imzalayarak diziye dahil oldu. On üç yıllık yayın hayatı boyunca reyting sıralamalarında hep zirvede yer alan Kurtlar Vadisi Pusu disizinde Defne Samyeli, ‘Zeynep Oğuz/Asya Tuna’isimli bir ajanı canlandırmaktadır. Oyunculuk alanında yaptığı çalışmaların yanı sıra yeni albüm çalışmaları üzerine yoğunlaşan Samyeli, bir yandan da kendi senaryolarını yazıyor.
Kenan İmirzalıoğlu hakkında bomba iddia!
Kenan İmirzalıoğlu’na ait Cihangir’deki binanın çökmesi ile ilgili bomba gibi bir iddia ortaya atıldı. İddialara göre İmirzalıoğlu’nun görevlendirdiği kişiler binanın demir bağlantılarını kesti ve binanın çökmesini sağladılar. Detaylar haberimizde… Usta oyuncu Kenan İmirzalıoğlu’na ait Cihangir’deki binanın çökmesiyle ilgili çarpıcı iddialar ortaya atıldı. Cihangir’deki konu olan binayı satın alarak restore ettirecek olan İmirzalıoğlu’nun görevlendirdiği kişilerin binanın demir bağlantılarını kestiğini ve binanın çökmesini sağladıklarını iddia edildi. İddialara göre bina kendiliğinden değil, Kenan İmirzalıoğlu’nun görevlendirdiği kişiler tarafından yapılan teknik bir müdahale sonrası çöktü.
Kenan İmirzalıoğlu’nun Yeni Beyoğlu Şehit Muhtar Mahallesi Taksim Yağhanesi Sokak’ta bulunan 5 numaralı 5 katlı binanın çökmesi ile ilgili, binada kiracı olan ve su satıcılığı yapan Ahmet Çakır ve sucu dükkanında çalışan Cumhur Çakır binanın kendiliğinden değil, Kenan İmirzalıoğlu’nun görevlendirdiği kişiler tarafından yapılan bir müdahale sonucu çöktüğünü iddia eden sözler sarf etti. İddiaya göre İmirzalıoğlu’nun görevlendirdiği kişiler, binayı bilerek çökmeye mahkum etmişlerdi. Binada kiracı olarak su satıcılığı yapan Ahmet Çakır: “Ben burada yıllardır suculuk yapıyorum. Çöken binada dükkanım vardı. Son kalan malzemeleri bina çökmeden üç gün önce çıkarttım. Anıtlar Kurulu’nun izin vermemesine rağmen olay yaşanmadan bir gün önce birileri gelerek binadaki demir bağlantıları kestiler. Katlar arası bağlantı kalmayınca da haliyle bina çöktü. Yoksa bu binanın çökeceği aklımızın ucundan dahi geçmiyordu.” diye konuştu.

Ahmet Çakır’ın sözlerinin ardından Ahmet Çakır’ın dükkanında çalışan Cumhur Çakır’ın iddialarına göre Kenan İmirzalıoğlu’nun görevlendirdiği kişiler “Binayı oturulmaz hale getireceğiz” diyerek yapacakları şeyi söylemişlerdi. Cumhur Çakır iddialarını şu sözler ile dile getirdi; “Konyalı Süleyman Bey sattı binasını. Daha sonra Burak İmirzalıoğlu’na geçtiğini duyduk. 3-4 ay önce Burak Bey bizim dükkanı tahliye etmemizi istedi. Eşyalarımızı bina çökmeden önceki gün aldık. Ertesi gün, balyozlu adamlar gelip içeri girdi. Hatta kaynaklı kapıyı açmakta zorlandılar. Bize, “Binayı oturulmaz hale getireceğiz” dediler. Biz bir baktık kolonları çökertmişler. Sabah üstünden taşlar dökülünce orayı boşalttık. Sonra da öylece çöküverdi.” dedi.
Star TV yayın akışı – 11 Nisan 2016
Star TV ekranlarında bugün neler var? Hangi dizi ve programlar var ve saat kaçta? Star TV yayın akışı şöyle: 05.00 Ezgi Sertel İle Lezzetin Haritası (Tekrar) 06.00 Aramızda Kalsın (Tekrar) 07.00 Bugün 08.30 Beni Affet (Tekrar) 09.45 Ezgi Sertel İle Lezzetin Haritası (Yeni Bölüm) 11.00 Kaderimin Yazıldığı Gün (Tekrar) 13.30 Evleneceksen Gel 17.00 Beni Affet 19.00 Star Haber 20.00 paramparça 23.45 Muhteşem Yüzyıl Kösem (Tekrar) 02.30 Evleneceksen Gel (Tekrar)
İlker Kızmaz ve Aslı Türkel’in bebek heyecanı!
Geçtiğimiz 2014 yılının Haziran ayında nikah masasına oturan ünlü oyuncu İlker Kızmaz ve Aslı Türkel’in bebek heyecanı! 2 yıllık evliliğin ardından 3.5 aylık hamile olan Aslı Türkel, hamileliğini internet üzerinden açtığı bir program ile duyurdu. Haziran, 2014’te İzmir Seferihisar’daki Teos Antik Kenti’nde kıyılan nikahın ardından Sığacık Euphoria Aegean Spa Resort Otel’de gerçekleşen muhteşem bir düğün töreni ile hayatlarını birleştiren oyuncu İlker Kızmaz ve Aslı Türkel bebek bekliyor!
Evliliklerinin ikinci yılında 3.5 aylık hamile olduğunu öğrenen Aslı Türkel, bebek müjdesini hayranlarına ilginç bir yöntemle duyurdu. Güzel oyuncu bebek müjdesini internette oluşturduğu ‘Çift çizgi’ isimli bir program ile duyurdu.
Programda hamileliği boyunca yaşadıklarını programda anlatan Aslı Türkel, bir kız bebek beklediklerini paylaştı. Ünlü çiftin 5 buçuk ay sonra doğacak kızları için Naz ismini düşündükleri öğrenildi.
Müjde Uzman, kanseri nasıl yendiğini anlattı!
Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz dizisinin ünlü oyuncusu Müjde Uzman, iki yıl önce troid tedavisine başladığını bugünde duygusal bir paylaşım yaparak kanseri nasıl yendiğini anlattı. Uzman, zorlu tedavi sürecini tüm samimiyeti ile kaleme aldı. İşte detaylar… ATV ekranlarında yayınlanan sevilen dizi Eşkiya Dünyaya Hükümdar Olmaz’ın Nazlı’sı Müjde Uzman, iki yıl önce bugün troid kanseri teşhisi ile hastaneye yatmış ve tedavi sürecine başlamıştı. Uzman, sosyal medya hesabında o gün hastane odasında hasta yatağındayken çekilen bir fotoğrafını paylaşarak yaşadıklarını duygusal bir yazıyla paylaştı.
Müjde Uzman, fotoğrafının altına, “İnsan, başına ne geleceğini bilemiyor da, seçemiyor da. Gelen iyi bir şeyse, ya fark etmiyor, ya da fark edip mutlu oluyor, ardından devam ediyor yoluna. Gelen kötü bir şeyse, ya yırtıyor, sonra zannediyor ki dersler alacak, değişimler yaşayacak, hiç bir şey eskisi gibi olmayacak. Ya da yırtmazsa, gerisi çile, veya boşluk, hiçlik zaten.. Ben “yırtanlar”danım. Şanslılardan.Hiçliğin ne kadar yakınına bilmiyorum ama, kıyısına gelip, virajı alabilip, direksiyonu toparlayanlardan. Hep söylüyorum: Yırtanlar için konuşmak kolay. Basit değil asla; ama kolay. ‘Artık’, en azından. Gelen kötü şeyle hem empati yapabilip, hep dibini görmeyip, aynı anda hem şanslı hem suçlu hissetmek değil kolay olan tabi. Konuşmak kolay. Bölge gri. Bölge karışık. Hiç bir şey aynı değil gibi, ama aynı da. O alınacak zannedilen dersler, yaşanacak zannedilen değişimler, hayata daha farklı bakmalar, daha fazla mutlu olmalar, daha az üzülmeler… Yani kısaca “akıllanmalar…” Yok. Yoksa var mı? Dedim ya, gri. Dünyanın tüm güzelliğine karşın insanoğlunun çirkinliğine, insanoğlunun tüm güzelliğine karşın bazılarının iğrençliğine, büyük resmi görüp aslında kimseye kızamama hissine karşın tahammülün bittiği hissine, doğanın ve evrenin mükemmelliğini görüp her şeyin saçma olması hissine karşın günlük insanî dertlere, çekip gitme isteğine karşın kalıp direnme dürtüsüne, öğrenerek büyüdüğünü bilmeye rağmen, bilmeyerek daha mutlu olmayı istemeye… Bunların hepsine ‘yaşamak’ demişken, üstüne eklenen, “unutmaman gereken” veya “kendine sürekli hatırlatman gereken” evren için küçük, senin için aslında çok büyük bir cümlen daha oluyor. İşte: “Sen, yırttın.” 2 sene önce bu zamanlar, “Holley! Mutant olma ihtimaline en çok yaklaştığım an” diyerek, bünyemin tüm fantastikliğini duruma yükleyip, sonradan fark edip hayran kalacağım savunma mekanizmamla o kurşun kaplı odaya girmiştim. Fotoğrafı babam çekmiş. Doktor bana, sonraki 2 gün boyunca yaşayacaklarımı anlatırken, annem ve babama da artık ufak ufak vedalaşmalarını söylüyordu. Babam da “eminim yaşlı gözlerle” kaydetmiş bu anı. El sallıyorum. Hiç hatırlamıyorum.”
Coşkun Sabah: Müzik herkesi birleştiren evrensel bir dil
Son günlerde 19 yıllık eşi Ceyda Sabah’tan boşanacağı dedikodusu ile sık sık gündeme gelen Türk müziğin güçlü seslerinden Coşkun Sabah, önceki gece Kalamış’ta sahne aldı. Konuklara unutulmaz bir gece ünlü sanatçı; ‘Müzik herkesi birleştiren evrensel bir dildir.’ dedi. Fantazi müziğe yön veren isimlerden Coşkun Sabah, geçtiğimiz günlerde boşanma dedikoduları ile gündeme gelmişti. 19 yıllık eşi Ceyda Sabah ile yolarını ayıracağı ancak daha sonra boşanmaktan vazgeçtiği öğrenilen Coşkun Sabah, önceki akşam Kalamış’ta hayranlarıyla bir araya geldi. Kalamış’ta bulunan Paysage Restaurant’ta muhteşem yorum ile o unutulmaz şarkılarını seslendiren ünlü sanatçı, konuklara unutulmaz bir gece yaşattı. Repertuarında kendi bestelerinin yanı sıra sevilen şarkıları da seslendiren ünlü sanatçı, konserde müziğin hayatımızdaki önemine dikkat çekti. Müziğin insanlar arasında iletişimi güçlendiren önemli bir yapı taşı olduğunu vurgulayan Coşkun Sabah konuklara şöyle seslendi: “Müzik herkesi birleştiren evrensel bir dil. Biz sanatçılar; mistik ve zengin Türk müziğini, yansıtmayı borç bilip unutturmamalıyız.” Coşkun Sabah kimdir? 16 Ekim 1952 tarihinde Diyarbakır’da doğmuştur. Annesinin adı Roza, babasının adı Tekin’dir. Çok sayıda hit olmuş bestesi vardır ancak bunlardan önemlisi “Anılar”, “Aşığım Sana Doyamıyorum” ve “Baharı Bekleyen Kumrular”dır. 1990’lı yılların başında büyük bir çıkış yakalayarak Tsm-Pop ve Fantezi müziğe yeni br soluk getirmiştir. “Coşkun Sabah tarzı” olarak adlandırılan kendi tarzında müzik yapmaya başlamıştır. 1990 yılında piyasaya çıkan Beni Unutma-Aşığım Sana adlı albümü 1990 yılı itibariyle Türkiye’de o zamanların en çok satan kaseti olmuştur. Şöhretin zirvesine oturduğu günlerde işletmeciliğini de kendisinin yaptığı Sies isimli mekanda sahne almıştır. 3 kaset yaptığı Oscar Plakçılık’ la, ardından Gel Gelebilirsen isimli kasetini şarkılarının üzerine şiirler ekleyerek tekrar piyasaya süren plak şirketiyle ve en son olarak da 1992’de bitmeden ve izinsiz olarak piyasaya sürülen İsyanlardayım isimli albüm nedeniyle 3 albüm çıkardığı Emre Plakçılık’a dava açmıştır. Gülben Ergen’ in de aranjörlüğünü yapan Taşkın Sabah kardeşi, keman ve ud sanatçısı olan ve Avustralya’da yaşayan Bülent Sabah ise ağabeyidir. 1995 Türkiye Güzellik yarışmasında 2. olan Ceyda Okay ile 1997 yılında evlenmiş, Roza ve Helen adında iki kızı vardır.

