Ana SayfaÜnlülerAjda Pekkan’ın dünyada örneği çok az

İlgili Postlar

Ajda Pekkan’ın dünyada örneği çok az

Behzat Gerçeker, ‘Behzat Gerçeker & ENBE Orkestrası 2018’ albümü ile dinleyicilerin karşısına çıktı. Müzikal anlamda hedef büyütmemiz gerektiğini ifade eden Gerçeker, “Etnik müziğimizle yurtdışına açılmalıyız.” dedi. Detaylar haberimizde…

Ajda Pekkan’dan çok konuşulacak bomba açıklamalar!

‘Behzat Gerçeker & ENBE Orkestrası 2018’ albümü ile gündeme gelen Behzat Gerçeker, HT Magazin’den Arif Hür’ün sorularını samimiyetle yanıtladı.

Ajda Pekkan kimdir?

İşte Behzat Gerçeker’in o röportajı:

13 şarkıdan oluşan yeni proje albümünüzde hem tecrübeli hem de genç isimlerin olması dikkat çekiyor. Neler söylersiniz?

Behzat Gerçeker: Bir önceki proje albümümüzün üzerinden 3 yıl geçmişti. Yeni proje yapmanın zamanı gelmişti. ‘Behzat Gerçeker & ENBE Orkestrası 2018’ adını verdiğimiz albümün her kesime hitap edebilmesi adına tecrübeli ve genç isimleri bir araya getirmeyi uygun gördük. Bengü, Ferhat Göçer, Burcu Güneş ve Ziynet Sali gibi popüler isimlerin yanına dahil ettiğimiz Doğukan Medetoğlu ve Ezgi Ayçe gibi genç starlarla ortaya bir sinerji çıkardık. Şampiyonlar ligi gibi bir kadromuz var!

Albümün içeriğinden biraz bahseder misiniz?

B.G.: 13 şarkılık albümün ortak müzik dilinin slow ağırlıklı olduğunu söyleyebilirim. Öte yandan hafif akustik, duygulu ve romantik bir yanı da var.

Ezgi Ayçe: Ben ‘Yarım Sevda’ ve ‘Keman’ adlı şarkıları yorumladım. Özellikle ‘Yarım Sevda’ benim için güzel bir çıkış parçası oldu. Flamenko havasında olduğu için Barcelona’ya gidip klip çektik. Bu benim için iyi bir yatırım oldu. Böylesine kaliteli bir oluşumun içinde olmak güzeldi. Doğukan Medetoğlu: Albümde ‘Keman’ şarkısını seslendirmemin yanı sıra Bengü’yle ‘Yorma’da düet yaptık. Arşivlik bir albüm olduğunu söyleyebilirim. ENBE Orkestrası’ylambir arada olup şarkılarımın dinlenmesi bana fazlasıyla haz veriyor.

Genç müzisyenlerin çoğunun kendi imkânlarıyla bir şeyler yapmaya çalıştığını düşünürsek, gençleri de albüme dahil ederek bu konuda önayak olma durumundasınız, öyle değil mi Behzat Bey?

B.G.: “Genç müzisyen yetişmiyor” diyorlar ama bizim desteklememiz lazım. Dinamik bir nüfusumuz var. Bizden sonra onlar koltuğu devralacaklar, bunu unutmamalıyız. Hem Ezgi’nin hem de Doğukan’ın gözlerindeki ışığı gördüm. Günümüzde profesyonellerin işi bile zorken, onlarınki daha da zor. Ama her şey azme bakar!

Albümünüz 25 bin CD’lik satış yapmasının yanı sıra dijital platformlarda en çok indirilen proje albümlerinden biri. Bu ilgi sizi şaşırttı mı?

B.G.: Bizi takip eden kitle, arşiv yapmayı seviyor. O yüzden şaşırmadım. 2 yıl boyunca ciddi emek harcadık. İnsanlar bu proje albümünü doğal buldu. Eğlenceli ve lezzetli yönleri var.

E.A.: Bence samimi buldular. Çünkü ticari bir kaygı gütmedik. Tek hayalimiz acıyı ve aşkı anlatan sözlerle yüreğe dokunan şarkılar yapmaktı.

Gelecek için hedefleriniz neler?

B.G.: Avrupa’da bir parça yapmak istiyoruz. Yapacağımız şarkılarla yurtdışındaki listelerde birinci olmak istiyoruz. Yurtdışına açılacağız!

Dünyaya kendi müziğimizi nasıl kabul ettirebiliriz?

B.G.: Mesela biz acıyı ve kebabı çok seviyoruz ama Avrupalılar ilk kez yediklerinde garipseyebiliyorlar. Çünkü damak tatlarımız farklı. Yurtdışına açılabilmek için ABD’nin sound’unun yanına bağlamamızı, sazımızı kısacası etnik müziğimizi iyi yerleştirmemiz lazım. Bu noktada Burcu Güneş’in çıkardığı etnik albüm güzel bir örnek oldu sanki.

Eski şarkıları yeniden yorumlamak moda oldu. Bu, iyi bir şey mi?

Ezgi Ayçe: Eski şarkıların melodik yapısı kalbe dokunan cinsten. Günümüzde daha çok single üretimi olduğu için onlar da haliyle çabuk tüketiliyor.

Doğukan Medetoğlu: Ben 90’ları çok seviyorum ama her şarkıcının yaşanmışlıklarını ortaya koyup yeni bir şeyler üretmesi gerekiyor gibime geliyor. Behzat Gerçeker: Ticari anlamda albüm yapmak hiç kolay değil.

Kariyerinizin gelişimi noktasında kimleri örnek alıyorsunuz?

E.A.: Sahnede hem dansı hem de yorumuyla fark yarattığı için Beyonce’yi örnek alıyorum. Kariyer planlamasını kısa vadeli yapanlardan değilim. Müzik, ucu bucağı olmayan, sonsuz bir yolculuk. Yorumcu kimliği kadar kişinin duruşu da önemli.

D.M.: Kendi müziğini üreten, bir derdi olan ve duygu yoğunluğu yüksek olan insanları kendime örnek alıyorum. İlk aklıma gelenlerse Kayahan, Harun Kolçak ve Onno Tunç. Sevgili Ezgi (Ayçe) gibi ben de kısa vadeli kariyer planlaması yapmıyorum.

‘Konserin gelirini bağışlayacağız’

Albümde yer alan sanatçılarla özel bir konserde bir araya gelme düşünceniz var mı?

Behzat Gerçeker: Nisan ayının sonunda albümde yer alan şarkıcılarla birlikte Zorlu’da bir konser gerçekleştireceğiz. Konserin gelirini de ya Kızılay’a ya da Mehmetçik Vakfı’na bağışlayacağız. Unutmayalım ki sorumluluk almazsak kendimizi iyi hissedemeyiz.

‘Orkestra yönetmek ruhları yönetmek demek’

İyi bir orkestra şefi olabilmenin incelikleri nelerdir?

Behzat Gerçeker: Dünyaya polifonik bakabilmek lazım. Orkestra yönetmek demek, ruhları yönetmek demek. İnsanların hislerini ortak bir noktada buluşturabilmek lazım. Bugüne kadar orkestra şefliğini yaptığım Kayahan, Nilüfer ve Ajda Pekkan bana müzik anlamında pek çok şey kattı. Ben de ustalardan öğrendiklerimi gençlere aktarıyorum.

‘Pekkan’ın dünyada örneği çok az’

Ajda Pekkan’la sıkı bir dostluğunuz var. Kendisiyle yeni bir projeniz olacak mı?

Behzat Gerçeker: Şu an Ajda Hanım’ın yeni albümü üzerine çalışıyoruz. Albüm için çok güzel parçalar seçtik. Kendisi benim çok sevip saydığım, ülkemiz için çok değerli bir kadın. Onun dünyada örneği çok az. Yenilikçi ve modern. Allah onu başımızdan eksik etmesin.

‘Derneklerin başında müziği bilenler olmalı’

MESAM VE MSG’de yaşanan tartışmalar gündemi meşgul ediyor. Yaşananları nasıl yorumlarsınız?

Behzat Gerçeker: MESAM ve MSG dediğimiz şey dünyada tek bir çatı altında toplanmış. Ülkemizde de profesyonel yöneticiler olmalı. Bu derneklerin başında müziği bilen insanların olması gerekiyor. Birlik olmaktan ziyade çatışmak çok kötü. Dışarıdan film hiç güzel gözükmüyor.

‘Gençler önce sektördeki hedeflerine odaklanmalı’

Yeni çıkış yapan genç müzisyenlerden bazılarının popüler olma aşamasında lüks yaşama eğilim gösterip sanatı arka plana attığını görüyoruz. Bu konuda neler söylersiniz?

Behzat Gerçeker: Sanatçı ilk önce mesleğine ve yorumculuğuna yatırım yapmalı. Ben hala kendi işime yatırım yapanlardanım. En iyi arabayı almak filan boş işler. Gençler öncelikle müzik sektöründeki hedeflerine odaklanmalı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Son Haberler