Geçtiğimiz günlerde Nagehan Karadere’nin çıplak fotoğrafları ortaya çıkan eşi Karadere’ye kendini savundu. “Benim telefonum çalındı. Fotoğrafları oradan almışlar” dedi. Detaylar haberimizde… Survivor yarışmasından tanıdığımız Nagehan Karadere, Kanal D ekranlarında yayınlanan Renkli Sayfalar isimli magazin programına konuk olarak katıldı. Karadere, geçtiğimiz günlerde eşi Uğur Gökçe’nin çıplak fotoğraflarının ortaya çıkması ile ilgili açıklamalarda bulundu. 
İşte Nagehan Karadere’nin açıklamaları… Bu fotoğrafların arşive girmesi, beni çok fazla yıpratıyor, benim kızım büyüdüğü zaman bu fotoğraflarla karışılacak biz bunları açıklayamayacağız, bir çeteye kurban olduk. Mücadelemizi veriyoruz. Hukuka, adalete güveniyoruz. Benim yuvam dağılmak üzere, hatta dağıldı gibi ama böyle şantaja uğrayan yüzlerce insan olduğunu öğrendim. Şu an herkes bana yazıyor ‘ne olur Nagihan bana da yardım et, bize de şantaj yapıyorlar, lütfen bize de söyle ne yapmamız gerektiğini’ diye benden yardım isteyen insanlar var. İlk olarak bana fotoğrafları atan Cansu ismini tanımıyordum, çok fazla arayan soran vardı yarışmadan sonra. Daha önce de yazışmışım ben bu kadınla destekçim sanıp… Bana bir, bir buçuk ay sonra ‘senin kocanın çıplak fotoğrafları var, görmek istiyorsan bana haber ver’ dedi. Ben oralı olmadım. ‘Sonra mesajıma cevap ver’ dedi, bir numara gönderdi. Daha sonra bana internet üzerinden görüntüleri attı. Ben inanmak istemedim, sakıncalı içerik olacağını düşündüm açmadım. Sonra telefon üzerinden kocamın fotoğraflarını görünce elim ayağım tirtirtitremeye başladı, bayılma noktasına geldim. İnsanın aklına binlerce şey geliyor, inanmak istemiyorsun. Benim eşim böyle birisi değil, inanmak istemedim. İlk başta şoka girdim. Fotoğrafları inceledim, gövde kısmı eşimin ama alt taraf kesinlikle eşime ait değil, benim eşim göbekli. Ne olursa olsun o fotoğrafları görünce beynim durdu resmen, fotoğraflara bakamıyorum. Bir yakınımızın doğum günüydü, oraya gittim kızım da yanımdaydı. Kahvaltı ortamı vardı, pastalar kesildi, benim kızım huysuzlandı, yatak odasına geçtim tam kızımı uyutmaya başlarken, fotoğraflar geldi. Ben fotoğrafı görünce eşim olduğuna inanmadım, alt taraf ona ait değil. Sonra o kadın beni aradı ve konuşmaya başladık. Bana ‘Nagihan kocanla telefon, sosyal medya aracılığıyla tanıştım. Ben eşine aşık oldum, o bana olmadı ama bu fotoğrafları attı’ dedi. Ben ağzından laf almak için ‘Eşimle sorunlarım var, şu an bekar erkek istediğini yapabilir’ dedim. O da dökülmeye başladı. Sonra eşimden para istediğini söyledi 10 bin Euro, eşim de parayı verememiş ve kendisini engellemiş, kendisi söyledi bunları. Ben Survivor’da kızım için kazandığım parayı, şantaj çetesine verecek değilim ben bunlara boyun eğmem.Bu bayanın normal telefonu yok. ‘İstersen yüz yüze gelelim, eğer buluşursak ben de belge toplamış olurum. Elimde koz olur’ dedim. ‘Ses tonun çok güzel, daha 18-20 yaşında bir kızsın. Neden insanlara bunu yapıyorsun? Neden insanların ailelerine zarar veriyorsunuz?’ dedim. ‘Benim için para her şeydir. Para dışında hiçbir şeyi gözüm görmez’ dedi. Çete demek az kalır, bunlar sektör olmuş. Kız çok güzel Türkçe konuşuyor. Benden güzel konuşuyor. Kocamla 5 kez otele gitmiş. Bana bunu ispatlasın o kızı alnından öpeceğim. Hakkını vereceğim onun. Eşim benimle evlenmeden önce obez duruma gelmişti. Benimle tanıştıktan sonra atletik bir görüntüye kavuştu. Ara ara ayna karşısında fotoğraflarını çekiyordu. Telefonu çalındığı dönemde bu fotoğraflar alınmış. Beni aradı kadın ‘eşinin şu an nerede olduğunu biliyor musun?’ dedi. ‘5 yıldır biz bu işi yapıyoruz. Bize kimse bir şey yapamaz.’ dediler. Her erkek hata yapabilir. Maalesef bu sosyal medya çıktığından beri hepimiz hata yapabiliyoruz. Eşimin zayıf anından faydalanmış olabilirler. Milletvekilleri bile bana döndü bu olaydan sonra. 2 yıllık evliyiz. Öncesinde flört dönemimiz de var. Asla eşimin bana bir hatası olmamıştır. Eğer en ufak bir şüphem olsa Survivor’a değil 5 ay gitmeyi, bir gün bile gidemezdim. Yaklaşık 5 yıldır birlikteyiz. Telefonu hep ortadadır. Her şeyi ortadadır. Bir koku bile almadım. Ben Survivor’a gitmeden önce eşimi aldım karşıma ‘Bak Uğur saçımı kestiriyorum. Benim adada maskülen tarafımı göreceksin. Hiç kimse beni görünce şehvet duygusu içine girmeyecek. Yakışıklı adamsın, boylu poslusun ben gidince seninle tanışmak isteyecekler. Lütfen ben yokken kimseye böyle bir malzeme verme. Yarın öbür gün bir şey çıkar biz bununla baş edemeyiz’ dedim. ‘Benden bekliyor musun, saçmalama’ dedi. Dün akşam ilk kez bir araya geldik. Dışarıda buluştuk. Eşimin psikolojisi çok kötüydü. Kendine zarar da verebilir. Kendimi geri çektim. Hiçbir şey olmamış gibi ona sarılamazdım. ‘Benim telefonum çalındı. Bu fotoğraf seninle kilo vermeye çalıştığımız dönemde çekilmiş bir fotoğraf. Bu fotoğraf kesinlikle gerçek değil. Ama bu bir şey değiştirmez. İnsanlar bunun gerçek olmadığını bilmiyorlar’ dedi. ‘Bana inan, güven. Bana destek ol. Ben bunun doğru olmadığını ispatlayacağım. Bekle ispatlayayım. Sonra ille ayrılacaksan ayrıl. İstersen kızımı bir daha gösterme, neyim varsa yoksa hepsi senin olsun. Beni destekleme ama arkanı da dönüp gitme’ dedi. Evliliğin bitip bitmemesi olay değil, önemli olan kızıma yansıtmamam. Eşime inanmadığım için evimizi ayırmış değilim. Öncesinde de fikir ayrılıklarına girmiştik. Her evlilikte olabilecek sorunları yaşadık. Şu anki durumumuzun Uğur’un çıplak fotoğrafı ile hiç alakası yok. Bu fotoğraf bekar evinde çekilmiş olabilir.
